Translation of "Spoedig" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Spoedig" in a sentence and their turkish translations:

Je zal spoedig genezen.

Yakında iyileşirsin.

- Kom snel.
- Kom spoedig.

Buraya gel, çabuk!

- Tot spoedig!
- Tot weldra!

Siz arkadaşlarla daha sonra görüşeceğim.

Hun vliegtuig zal spoedig vertrekken.

Onların uçakları yakında kalkacak.

De vleesprijs zal spoedig dalen.

Etin fiyatı yakında düşecektir.

Gezien de wereld spoedig zal eindigen --

Dünyanın sonu da yakında geleceği için --

- Kom vlug!
- Kom snel.
- Kom spoedig.

Çabuk gel!

We zullen allemaal spoedig dronken zijn.

Yakında hepimiz sarhoş olacağız.

We verwachten dat Tom spoedig terugkomt.

Tom'un yakında gelmesini umuyoruz.

In afwachting van uw spoedig antwoord...

Hızlı yanıtın bekleniyor.

En spoedig zullen ze vlees gaan eten.

Yakında et yemeye de başlayacaklar.

- We zullen spoedig vertrekken!
- We gaan zo!

Yakında gidiyoruz!

Ik hoop dat de nevel spoedig zal opklaren.

Sisin yakında kalkacağını umuyorum.

- Kom snel!
- Kom onmiddellijk.
- Kom vlug!
- Kom snel.
- Kom spoedig.

Çabuk gelin.

- Het contract zal spoedig vervallen.
- Het contract loopt gauw af.

Sözleşme yakında sona erecek.

Ik berichtte hem door middel van een sms dat hij zo spoedig mogelijk zijn werk moest staken.

En kısa sürede işi durdurmak zorunda olduğunu bir SMS aracılığıyla bildirdim.

- Ik hoop dat u spoedig terugkeert.
- Ik hoop dat je snel terugkomt.
- Ik hoop dat u gauw terugkomt.

Umarım yakında geri gelirsiniz.

- Ik hoop dat ge vlug weer geneest.
- Ik hoop dat u een spoedig herstel heeft.
- Ik hoop dat je vlug beter wordt.

- Umarım kısa zamanda sağlığına kavuşursun.
- Umarım hızlı bir iyileşmen var.

Tom, zich ervan bewust dat hij spoedig de trein naar Boston zou moeten nemen, had zich op het perron hartstochtelijk vastgeklampt aan Maria.

Az sonra Boston trenine binmek zorunda olacağının farkında olan Tom, peronda Meryem'e tutkuyla sarıldı.