Examples of using "Napoleons" in a sentence and their turkish translations:
Fakat şimdi William Pitt Napolyon'un fetihlerinin Fransa'yı daha güçlü hale getirdiğinden korktu
bunu acı ve sinir bozucu bir deneyim olarak gördü.
Ancak kısa süre sonra ordunun Napolyon'un sancağına akın ettiğini gördü.
Napolyon'un İspanya'daki birçok uzun menzilli müdahalesi gibi, hedefler gerçekçi değildi,
açıklayacağımız için Napolyon'un Mareşallerinin son bölümünde bize katılın…