Examples of using "Eer" in a sentence and their turkish translations:
Sizinle çalışmak bir onur olacaktır.
Şeref duydum. ESKİ SAVUNMA BAKANI ESKİ ULUSAL KURTULUŞ HAREKETİ ÜYESİ
Ne kadar tehlike, o kadar onur.
Onunla tanışmak şerefine nail olmadım.
Onunla tanışmak büyük bir onur.
Rus Çarı, II. Nicholas, kardeş bir Slav devleti olan Sırbistan'ı korumayı bir onur meselesi olarak gördü ve