Examples of using "يضمن" in a sentence and their turkish translations:
kaybetmen garantidir.
Piyango bileti almak kazanmanı garantilemez
tutkularımın peşinden gidersem bu başarılı olacağımı garantilemez
Halkın iradesi kamu otoritesinin esasıdır; bu irade, gizli şekilde veya serbestliği sağlayacak muadil bir usul ile cereyan edecek, genel ve eşit oy verme yoluyla yapılacak olan devri ve dürüst seçimlerle ifade edilir.