Translation of "للتو" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "للتو" in a sentence and their turkish translations:

سُرقت للتو.

Az önce saldırıya uğradım.

إنه بدأ للتو".

Her şey daha yeni başladı."

غادر القطار للتو.

- Tren çoktan hareket etti.
- Tren zaten yola çıktı.
- Tren ayrıldı bile.
- Tren gitti bile.

حصل حادث للتو.

Az önce bir kaza oldu.

نعم، لقد خدعتك للتو.

Evet, az önce sizi kandırdım.

النفس الذي نأخذه للتو

Henüz içinize çektiğiniz hava

نعم ، لقد ذكرت للتو

Evet işte az önce de bahsetmiştim

لقد أنهيت عملي للتو.

Az önce işi bitirdim.

أنهيت قراءة الكتاب للتو.

Az önce kitabı okumayı bitirdim.

وصلت إلى المطار للتو.

Az önce havaalanına vardım.

لقد أنهيت العمل للتو.

İşi yeni bitirdim.

أحاول استيعاب ما حدث للتو

Az önce ne olduğunu anlamlandırmaya çalışıyorum

قلت ، تم عرض العصر للتو

dedim ya dönemi eski gösterildi sadece

ليس هناك عجلة ذكرناها للتو

az önce bahsetmiştik tekerlek yok

كانت هناك لوحات ذكرناها للتو.

hani az önce de bahsetmiştik levhalar vardı ya hani kıtaların içerisinde ayrılan kısımlar

لقد حاولنا للتو فتح الأفكار

Sadece fikirleri açmaya çalışmıştık

ما ذكرته للتو ذهب الآن

Az önce ki bahsettiğim şimdi kalmadı artık geçmişte

لقد رأيت للتو حيوان الأبوسوم.

Az önce bir keseli sıçan gördüm.

رأيت ثعلبًا يقطع الطريق للتو.

Az önce yolda koşan bir tilki gördüm.

أحد كبار التنفيذيين الذي عُيّن للتو

oldukça başarılı bir holding tarafından

كنت قد تخرجت للتو من الكلية

Kısa süre önce üniversiteden mezun olmuştum

ها نحن وصلنا للتو داخل المفصل.

Şu an eklem içine giriyoruz.

وجدت للتو في الجهود الدولية تركيا

Hemen uluslar arası girişimlerde bulundu Türkiye

كيف هذا؟ قلنا للتو قلنا بجد

nasıl yani yahu? az önce o kadar anlattık çalışkan dedik

اكتشفت للتو أن زوجتي قد خانتني.

Az önce karımın beni aldattığını öğrendim.

لقد أنهينا أكل طعام الفطور للتو.

Kahvaltıyı henüz bitirdik.

‫رأيت شيئاً هنا للتو، انظر.‬ ‫أجل. بسرعة!‬

Burada bir şey buldum, bakın. Evet. Çabuk!

ولكن من المفارقات أن مشاكله بدأت للتو

Ama, ironik bir şekilde, asıl sıkıntıları daha yeni başlıyor.

ألم تقل شيئًا ، قلت للتو إنني غاضب.

siz şey demiyor muydunuz yahu az önce de söylemiştim sinirlendim biraz

هل يمكنك أن تكرر ما قلته للتو؟

Lütfen az önce söylediğini tekrarlar mısın?

ذكرت للتو الآن ، ولكن كل شيء من الماضي

Ya az önce şimdilerden bahsettim ama hepsi geçmişte kaldı

من الأفضل لك ألا تسبح إذا أكلت للتو.

Eğer henüz yemek yediysen, yüzmesen iyi olur.

‫انتهيت للتو من مهمة ‬ ‫العثور على حطام هذه الطائرة‬

Yakınlardaki bir hastaneye hayat kurtarıcı panzehirler

لقد قلت للتو أن المجال المغناطيسي يخرج من القطب

az önce söylemiştim manyetik alan bir kutuptan çıkıyor

عندما بدأت للتو في قراءة الكتاب طرق احدهم الباب .

Birisi kapıyı çaldığında, o tam kitabı okumaya başlamıştı.

اشتريت بعض البيض الطازج الذي أتى من المزرعة للتو.

Az önce çiftlikten gelmiş olan birkaç taze yumurtayı aldım.

وأنا أعرف أنني الشخص الوحيد الذي يعرف ما حدث للتو.

az önce ne olduğunu bilen tek insan olduğumu bilerek.

لقد قلت للتو أن الوضع المالي لأسرته ليس جيدًا لأنه

Az önce de söylemiştim ailesinin maddi durumu iyi değil çünkü

وفقد للتو الشاب نابليون بونابرت ، الذي تخرج قبل أسابيع قليلة.

Paris'teki Askeri Okul'a gönderildi .

اشترى النادي للتو الأرض خلف صندوق الإنطلاق ، من أجل سحبها ،

Kulüp, onu geri çekmek için tişörtün arkasındaki araziyi satın aldı.

مثل الحزام الذي ذكرناه للتو. العديد من دراسات التعزيز الأخرى مثل

az önce de bahsetmiştik kemer gibi. Bunun gibi daha birçok güçlendirme çalışması yapıldı