Translation of "دولار" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "دولار" in a sentence and their turkish translations:

إشترىته عشر دولار

Onu on dolara aldım.

- إنها مئة دولار.
- إنها ورقة نقدية من فئة المئة دولار.
- إنها ورقة نقدية من فئة المائة دولار.

O, bir yüz dolarlık banknottu.

لقد تجاوزت مليار دولار.

1 milyar doların üzerine çıkmış üstelik.

58 دولار تم سحبها

58 dolar para çekilivermiş

لقد ادخرت مائه دولار.

O, yüz dolar biriktirdi.

صرفت 100 دولار اليوم.

Bugün 100 dolar harcadım.

يبلغ 146 مليون دولار فقط.

yalnızca 146 milyon dolar.

سيكلفك حوالي 200 ألف دولار،

maliyeti 200,000 dolar,

تعلن خسارة 188 مليون دولار

188 milyon dolar zarar açıkladı

بدأ سوق الأوراق المالية بمبلغ 800 دولار وحقق 350 مليون دولار في أسبوعين.

Borsaya 800 dolar ile başlayıp iki hafta sonra 350 milyon dolar para kazanmıştı

ولا تملكون الخمسمائة دولار لتنالوا حريتكم.

ve kurtulmak için 500 dolarınız olmadığını.

لذلك تم بيعه بمتوسط ​​8500 دولار

Yani ortalama 8500 dolara satılmış

أنفقت حكومة تركيا 40 مليون دولار

40 milyon dolar para harcadı Türkiye Hükümeti

تكاليف البناء اليوم 5 مليارات دولار

bugün yapılsa inşaatı 5 milyar dolar tutuyor

لديه راتب شهري يبلغ 2000 دولار.

Onun aylık geliri 2.000 dolar.

يجني زوجي مائة ألف دولار سنويا.

Kocam yılda 100.000 dolar kazanır.

لكانت ارتفعت أكثر من 500 مليار دولار.

500 milyar dolar artabilirdi.

وأنا أجني 50 مليون دولار في العام،

ben 50 milyon dolar kazanıyorsam,

ناهيك عن يخت قيمته 22 مليون دولار.

artık bir kayığa bile davet edilmeyecektim.

أو صنع سيارات بمليون دولار أو مليونين.

veya bir iki milyon dolarlık arabalar yapmak yerine

في الفاتورة الثانية، كان سعره 2000 دولار،

ikincisi 2.000 dolardı;

‫حوالي 110 مليون دولار على مستوى العالم ،‬

kadınlara ve çevreye gidiyor,

حيث حدد القاضي كفالة قدرها 500 دولار.

bir hakim 500 dolar kefalet belirledi.

لكن راميل... لم يكن يملك 500 دولار.

Ancak Ramel'in 500 doları yoktu.

هذا يُمثل 40 مليون دولار في اليوم.

Bu günde 40 milyon dolar demek.

سيقدّم برنامج أوروبا للإبداع 2.4 مليار دولار

Creative Europe programı 300.000'in üzerinde sanatçıya

وهذا يعني أن تتلقى دولار عندما تكذب

Yani yalan söyleyerek aldıkları bir dolar,

هل فهمت الآن أن حماسك 8500 دولار

Şimdi anladınız mı sizin 8500 dolarlık hevesinizi

يشترون مقابل 1.2 مليون دولار ويعرضون فقط

1.2 milyon dolara alıyorlar ve sadece sergiliyorlar

ولكن تم الإفراج عن مليون دولار بكفالة

Fakat 1 milyon dolar kefaletle serbest kalıyor

تأسست الشركة برأس مال يبلغ 100.000 دولار.

Şirket 100.000 $ sermaye ile başladı.

بيع الديناصور المغولي في نيويورك بمليون دولار.

Moğolistanlı dinozor, New York'ta bir milyon dolara satılmıştı.

عليك أن تعطيَني 500 دولار في الحال.

Bana hemen şimdi 500 dolar vermelisin.

خسر توم ثلاثة ملايين دولار السنة الماضية.

Tom geçen yıl üç milyon dolar kaybetti.

أما في الفاتورة الثالثة كان سعره 6000 دولار.

üçüncüsü 6.000 dolardı.

نحن نكشف هنا عن أربعة تريليون دولار هنا.

4 trilyon dolarlık bir değer ortaya çıkarmış oluruz.

بـ5 مليارات دولار استثمرتها في المنظمات غير الحكومية.

Sivil toplum kuruluşlarına yaptığı beş milyar dolarlık yatırımla.

لكن متحف متروبوليتان اشتره مقابل 1.2 مليون دولار

Ama Metropolitan Müzesi bunu 1.2 milyon dolara satın almıştı

أريد أن أعود إلى قضية 58 دولار هذه

şu 58 dolar meselesine eri dönmek istiyorum

- هل ثلاثمائة دولار كافي؟
- هل ثلاثمئة دولاد تكفي؟

Üç yüz dolar yeterli mi?

مثل نسخة سوداوية من "رجل الست مليون دولار"

Sanki, "6 Milyon Dolarlık Adam" filminin hüzünlü bir versiyonu gibiydi.

تنفق الولايات المتحدة أكثر من 400 مليار دولار سنويًا

Amerika Birleşik Devletleri, işe yaramayan bağımlılık programları

هل تأخذ بعين الاعتبار رفع دعمك إلى 100 دولار؟

Desteğinizi 100 dolar arttırmayı düşünür müydünüz?

وأعاد أكثر من 1.5 مليون دولار من الأموال المسروقة.

1,5 milyon doların üstünde çalıntı para topladı.

والتي ستوفر لهم 7 مليار دولار من تكاليف الطاقة.

bu, enerji maliyetlerinde yedi milyar dolar tasarruf demek.

تولّد أكثر من 166 مليار دولار في النشاط الاقتصادي،

ekonomik faaliyette 166 milyar dolardan daha fazla üretiyor,

فقد دفعت (والمارت) منذ الركود العظيم 64 مليار دولار

Walmart, Ekonomik Kriz'den beri

وفقا لشائعة ، يدفع لزوجته 250،000 دولار على سبيل التعويض.

bir rivayete göre karısına 250 bin $ tazminat ödüyor

وبحلول عام 2007 ، بلغت قيمة هذه الأسهم 700 دولار.

2007 yılına geldiğimizde bu hisselerin değeri 700 Doları bulmuştu.

يربح أكثر من خمس مئة دولار شهريا بهذا العمل.

O, o işte ayda beş yüz dolardan daha fazla kazanır.

أنفقت ليلى أكثر من عشرين ألف دولار على الملابس.

Leyla giyinmek için yirmi bin dolardan fazla harcadı.

وفي كلّ عام، يتم إنفاق أكثر من 42 مليار دولار

ve her yıl bu ruhsal bozukluğu tedavi etmek için

وقلنا: "سيد المحافِظ، إنه لن يكلفك سوى 1.1 مليون دولار."

ve dedik ki "Sayın başkan, bu size sadece 1.1 milyona mal olacak."

الميزانية الأولى اكتشف مالك شركة آخر 100،000 دولار من المال.

İlk bütçe olarak da başka bir şirket sahibi tarafından keşfedilip 100.000 $ para veriliyor.

مائتي مليون دولار واكثر من ثلاثمائة ضحية بالاضافة لاكثر من

- Barınaksız yüz binden fazla evsiz sivile ek olarak

بقيمةٍ اجمالية بلغت اثنين فاصل سبعة مليار دولار. ليبقى الامل

4 Ocak 2000'de kendisiyle yeni bir anlaşma imzaladı . Ve bu

واربعة عشر مليار دولار. وفي الفين وعشرين الذي شهد انتكاسةً

414000000000 dolara ulaştı. Küresel bir ekonomik

وهو ما يعني أنه إذا كُنتَ تَجني 50,000 دولار في العام،

Basitçe demek oluyor ki eğer siz yılda 50.000 dolar kazanıyorken

‫لكن بعد عملية تنظيف‬ ‫تكلفت بضعة ملايين دولار،‬ ‫تعود الآن الحيوانات.‬

Milyonlarca dolarlık bir temizlikten sonra... ...hayvanlar dönmeye başladı.

أعلن أنه اشترى هذا بشكل غير قانوني مقابل 1.2 مليون دولار

bunu kaçak yollarla 1.2 milyon dolara satın aldığını açıkladı

انظروا ، تم بيع هذه الأعمال لشخصية صغيرة ومضحكة مثل 8500 دولار.

Bakın 8500 dolar gibi küçük bir ve komik bir rakama satılmıştı bu eserler

حينها بستةٍ واربعين مليون دولار لمدة عامٍ ونصف ما ادى لتوقف

olarak tahmin edilen şirketin aidatlarını bir buçuk yıl boyunca ödemeyi erteledi

وهذا ما تستطيع أن تراه في دولار ستريت من خلال الصور فيها.

Dollar Street sitesinde gezinirken göreceğiniz şey bu.

أن هديتهما ذات الـ1000 دولار من المحتمل أن تكون أكثر من منحة بدء.

1000 dolarlık hediyeleri daha başlangıç.