Examples of using "حقّا" in a sentence and their turkish translations:
Sen gerçekten değiştin.
- Leyla tam bir sürtük.
- Leyla kaltağın önde gideni.
O gerçekten beni kızdırıyor.
Gerçekten Jamal'ı özlüyorum.
Leyla gerçekten farklıydı.
Leyla'nın sevgilisi var.
Sami onu gerçekten beğendi.
Ben gerçekten köpekleri severim.
Sami'nin gerçekten garip bir sesi vardı.
- Leyla gerçekten Sami'den hoşlanıyordu.
- Leyla, Sami'den çok hoşlanıyordu.
Sami, Leyla'yı gerçekten beğeniyordu.
Sami'nin bir problemi vardı.
Paranın sana mutluluk getireceğini gerçekten düşünüyor musun?
Sami ve Leyla birlikte çok zaman geçiriyorlar.
Fadıl gerçekten Dania'yı sever.
Bay Sadiq ile ilgili herhangi bir sorun ya da üzüntü yarattığım için gerçekten üzgünüm.