Examples of using "تطور" in a sentence and their turkish translations:
O yüzden doğa uykuya karşı bir güvenlik önlemi oluşturmadı
Bu günümüze birazcık evrilerek gelmiştir
Kansas State takımının gelişimi şöyle oldu.
Modern hayvanların anatomilerini ele alıp
Hastalık oldukça ilerlemesine rağmen
Teknolojik medeniyetin gelişimi üçüncü engel.
Buna nasıl başladın ve nasıl geliştirdin?
fakat binlerce yıl içinde evrilen zehri yıkıcı etkilerinin anahtarıdır.
Biz her dilin tüm benzersizliğini yakalamak istiyoruz. Ve biz zaman içinde onların evrimini de yakalamak istiyoruz.
Batıda yapılan çalışmalar, kanserin büyümesini önleyebileceğini ve morfinden daha etkili bir uyuşturucu olabileceğini göstermiştir.