Examples of using "اصبح" in a sentence and their turkish translations:
Sami önemli bir tanık haline geldi.
Bölgedeki Soğuk Savaş, asla öngörülemeyecek bir hal almış durumda.
Harita projeksiyonu özellikleri olan, seyir zorunlulukları ve estetik,
Böylelikle Irak, Suudi Arabistan ve İran destekli karşıt grupların vekalet savaşlarına ev sahipliği yapmaya başladı.