Translation of "Olmalıyız" in Spanish

0.010 sec.

Examples of using "Olmalıyız" in a sentence and their spanish translations:

Arkadaş olmalıyız.

Deberíamos ser amigos.

Birlikte olmalıyız.

- Deberíamos estar juntos.
- Nosotros deberíamos estar juntos.

Dikkatli olmalıyız.

Tenemos que tener cuidado.

Eksikliklerimizin farkında olmalıyız.

Debemos ser conscientes de nuestras limitaciones.

Biz sakin olmalıyız.

Debemos mantener la calma.

Daha konuşkan olmalıyız.

Deberíamos ser más conversadores.

Bence dikkatli olmalıyız.

Creo que tenemos que ser muy cuidadosos.

Çok dikkatli olmalıyız.

Deberíamos ser muy cuidadosos.

Azalttığımızdan emin olmalıyız.

de reducir el impacto negativo de los estereotipos raciales.

- Bir şeyi atlamış olmalıyız.
- Bir şeyi gözden kaçırmış olmalıyız.

- Se nos tiene que haber pasado algo.
- Seguro que se nos ha pasado algo.

Baksanıza. Biraz dikkatli olmalıyız.

Miren. Cuidado con ella.

Tehlikeler için tetikte olmalıyız.

Debemos estar alerta a los peligros.

Biz daha organize olmalıyız.

Deberíamos organizarnos más.

Biz birbirimize yardımcı olmalıyız.

Deberíamos ayudarnos los unos a los otros.

Bireysel özgürlüklere saygılı olmalıyız.

Debemos respetar las libertades individuales.

Öğleye kadar orada olmalıyız.

- Deberíamos de estar allá al mediodía.
- Deberíamos de estar allá para mediodía.

Bunları çevirirken çok dikkatli olmalıyız.

Así que tendremos mucho cuidado.

Ne gelirse gelsin hazırlıklı olmalıyız.

Deberíamos estar listos para lo que venga.

Her şey için hazır olmalıyız.

- Debemos estar preparados para cualquier cosa.
- Debemos estar listos para cualquier cosa.

Saat dokuza kadar işbaşında olmalıyız.

Tenemos que estar en el trabajo a las nueve.

Bence hepimiz daha dikkatli olmalıyız.

Creo que todos deberíamos haber tenido más cuidado.

"Arabulucu biz olmalıyız, olmak zorundayız."

"Deberíamos ser y debemos ser pacificadores"

Bugünün sert gerçeklerine adapte olmalıyız.

Tenemos que adaptarnos a la dura realidad actual.

En kötüsü için hazır olmalıyız.

- Necesitamos prepararnos para lo peor.
- Debemos prepararnos para lo peor.

Bizler çok, çok açık olmalıyız ki

tenemos muy claro

Bu konuda biraz dikkatli olmalıyız. Tamam.

Así que tenemos que ser cuidadosos con esto. Muy bien.

Donmuş bir göle çıkarken dikkatli olmalıyız.

Mucho cuidado en un lago congelado.

Donmuş bir göle çıkarken dikkatli olmalıyız.

Mucho cuidado en un lago congelado.

Araba sürerken her birimiz dikkatli olmalıyız.

Cada uno de nosotros tiene que ser cuidadoso cuando conduce un coche.

İlk adımı atmak için istekli olmalıyız.

Tenemos que estar dispuestos a tomar el primer paso.

Şiddetli fırtınalarla baş etmeye hazır olmalıyız.

Debemos estar preparados para enfrentarnos a tormentas violentas.

Sonra devam edeceğiz. Embarra Köyü'ne yaklaşmış olmalıyız.

Y, luego, seguiremos. Ya debemos estar cerca de la aldea Embarra.

Çıngıraklı yılan ısırığı ölümcül olabilir. Dikkatli olmalıyız.

Cuidado. La picadura de una cascabel puede ser mortal.

Her zaman en kötü için hazırlıklı olmalıyız.

Siempre debemos estar preparados para lo peor.

Biz birbirimize yardımcı olmalıyız, doğanın kanunu bu.

Debemos ayudarnos los unos a los otros; es la ley de la naturaleza.

Ve opiyat bağımlılığına yaklaşımımızda değişiklik yapmaya kararlı olmalıyız.

que estén comprometidos para cambiar la manera de tratar la adicción.

Burada bir şey olması ihtimaline karşın dikkatli olmalıyız.

Debo tener cuidado por si hay algo... ...adentro.

Ama bunun nasıl azalacağı konusunda da hazırlıklı olmalıyız

pero también debemos ser conscientes de cómo se pueden reducir,

Saat yedide orada olmalıyız, bu nedenle çabuk ol.

Tenemos que estar a las siete, así que date prisa.

Çok fazla aldığımızı itiraf etmek için cesarete sahip olmalıyız.

Debemos tener el valor de admitir que hemos usurpado demasiado.

Çıngıraklı yılan ısırığı ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

Cuidado. La picadura de una cascabel puede ser mortal.

Çıngıraklı yılan sokması ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

Cuidado. La picadura de una cascabel puede ser mortal.

Burası gittikçe daralıyor. Yılanın üstüne basmamak için dikkatli olmalıyız.

Se está volviendo apretado. Debo tener cuidado de no caer sobre la serpiente.

Öncelikle, ne yediğimiz ve ne içtiğimiz hakkında dikkatli olmalıyız.

En primer lugar debemos tener cuidado con lo que comemos y bebemos.

Bunun tekrar olmasına izin vermemek için her zaman dikkatli olmalıyız.

Siempre tendremos que ir con cuidado de no dejar que vuelva a ocurrir esto.

Bunlar bir sürü yaratığa ev sahipliği yapabilirler. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

Y, aquí, pueden vivir montones de criaturas. Así que debemos estar alertas.

Aşırı dikkatli olmalıyız, çünkü sivri ve paslı olan çok fazla metal bulunuyor.

Deberemos tener mucho cuidado porque hay mucho metal expuesto que es filoso y está oxidado.

Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin. Çıngıraklı yılan ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

Ustedes están a cargo aquí abajo. Decidan. Cuidado. La picadura de una serpiente de cascabel puede ser mortal.