Translation of "Olacağı" in Spanish

0.029 sec.

Examples of using "Olacağı" in a sentence and their spanish translations:

İşte nasıl olacağı:

de la siguiente forma.

Nasıl olacağı konusunda şüphem yok.

No estoy confundida sobre cómo suena.

Oraya gittiğinde ne olacağı bilinmeli.

para saber qué sucederá con el carbono cuando vaya allí.

Fiziksel açıdan  zorlayıcı olacağı şimdiden belli.

¡Ya puedo decir que esto será agotador!

Kötü bir şeyin olacağı içime doğmuştu.

Tuve un presentimiento de que algo agradable iba a ocurrir.

Toplantının nerede olacağı sana söylenildi mi?

- ¿Se te informó en dónde será la reunión?
- ¿Te dijeron dónde será la reunión?

Yakın gelecekte büyük bir deprem olacağı söyleniyor.

Dice que habrá un terremoto próximamente.

Tom pişman olacağı bir şey yapmak istemedi.

Tom no quería hacer nada que pudiera lamentar.

Ne olacağı hakkında Tom'la konuşmamı ister misin?

¿Quieres que hable con Tom acerca de lo que va a pasar?

Onu yaparsan ne olacağı konusunda seni uyardım.

Te he advertido lo que sucedería si lo hicieras.

Ne olacağı konusunda çok fazla tahmin vardı.

Se hacían muchas conjeturas sobre lo que iba a ocurrir.

çünkü bu etkinizin en büyük olacağı yer.

porque allí es donde lograremos causar el mayor impacto.

Tom'un burada olacağı hakkında hiçbir bilgim yoktu.

No tenía idea de que Tom estaría aquí.

1800 yılında Lannes, 5 çocuğu olacağı bir Senatörün kızı

En 1800 Lannes se volvió a casar con Louise-Antoinette Guéheneuc,

Onun çocukları hastaneye geldiğinde Tom'un hala hayatta olacağı şüpheli.

Es dudoso que Tom todavía siga con vida cuando sus hijos lleguen al hospital.

- Senin planın başarılı olacağı kesin.
- Planınız kesinlikle başarılı olacak.

Tu plan de seguro funcionará.

Ancak bunun gerçekten kötü bir karar olacağı ortaya çıktı :

Pero resulta que sería una muy mala decisión.

Tom'un onun kaça mal olacağı hakkında hiçbir fikri yok.

Tom no tiene idea de cuanto costará.

Aşağıda su varsa bu orada hayvanların da olacağı anlamına gelir.

Y si allí hay agua, probablemente, también haya animales.

Tsunami dalgalarının on metre ya da daha az olacağı beklenmektedir.

Se espera que la oleada de tsunami sea diez metros o menos.

Yanına daha fazla para al, ne olacağı hiç belli olmaz.

Coge más dinero, nunca se sabe lo que puede pasar.

Hannibal etrafının çevrildiğini biliyordu ve erzakı azalacak olursa süvarilerinin kullanışsız olacağı...

Hannibal sabía que estaba cercado y que una vez sus suministros disminuyeron, se vería obligado a

Tom, mutfağın tavanını boyaması için yardımcı olacağı konusunda Mary'ye güvence verdi.

Tom le aseguró a María que la ayudaría a pintar el techo de la cocina.

Onun tadının nasıl olacağı hakkında meraklıydı, bu yüzden küçük bir ısırık aldı.

Él tenía curiosidad de que sabor tendría, así que le dio una pequeña mordida.

Bebekler yüksek ateşten dolayı su kaybedebilirler, bu yüzden bana onu hastaneye göndermenin daha iyi olacağı söylendi.

Los bebés se pueden deshidratar por causa de una fiebre demasiado alta, de modo que me dijeron que sería mejor llevarlo al hospital.

Normal su kullanmak zamanla buhar deliklerini tıkayacak mineral birikmesine sebep olacağı için buharlı ütülerde her zaman damıtılmış su kullan.

Usa siempre agua destilada en las planchas de vapor, porque el agua común y corriente con el tiempo provocará que una acumulación de minerales tape los huecos de vapor.