Translation of "Gittiğinde" in Spanish

Gittiğinde seni özleyeceğim.

Cuando te vayas, te voy a extrañar.

Fakat, herhangi birşey yanlış gittiğinde,

Pero, luego, si algo sale mal,

Oraya gittiğinde ne olacağı bilinmeli.

para saber qué sucederá con el carbono cuando vaya allí.

O eve gittiğinde hırsızlığı keşfetti.

Al llegar a casa descubrí el robo.

O gittiğinde ben tam geliyordum.

Justo estaba llegando cuando ella se marchó.

Göremediğiniz bir parça bir yere gittiğinde

Cuando una pieza que no puedes ver va a alguna parte

Mike Jane'in evine gittiğinde, o uyuyordu.

Cuando Mike fue a la casa de Jane, ella estaba durmiendo.

Yurt dışına gittiğinde çok para harcar.

Ella gasta mucho dinero cuando va al exterior.

Sen eve gittiğinde, annen ne yapıyordu?

- ¿Qué hacía tu madre cuando volviste a casa?
- ¿Qué estaba haciendo tu madre cuando llegaste a casa?

Liisa dükkana gittiğinde Mark gazete okuyordu.

Mientras Liisa fue a la tienda Markku leía el diario.

Tom gece gittiğinde hırsız alarmını açar.

Cuando Tom sale de noche, enciende la alarma antirrobo.

Babam suikasta kurban gittiğinde ben beş yaşındaydım.

Tenía cinco años cuando mi padre fue asesinado.

Bütün arkadaşları eve gittiğinde o yalnız hissetti.

Ella se sentía sola cuando todos sus amigos volvieron a casa.

Gece yatmaya gittiğinde ne hakkında endişe ediyorsun?

¿De qué te preocupas cuando te vas a dormir en la noche?

Üniversiteye gittiğinde Steve Jobs bu durumu biliyordu zaten

Cuando fue a la universidad, Steve Jobs ya conocía esta situación.

John okula gittiğinde Tom ve Mary hâlâ uyuyordu.

Tom y Mary estaban aún durmiendo cuando John se fue a la escuela.

Ama daha fazla şöhret ve zenginlik arayışıyla İngiltere'ye gittiğinde

Pero que cuando navegó a Inglaterra en busca de más fama y riquezas, naufragó

Amcam Amerika'ya gittiğinde, birçok kişi havaalanında onu görmeye geldi.

Cuando mi tío se fue para Estados Unidos, mucha gente fue a despedirlo al aeropuerto.

Çocuklar kampa gittiğinde, ilkel bir şekilde yaşamanın tadını çıkarıyorlar.

Cuando los chicos se van de camping, disfrutan viviendo de una forma primitiva.

O çaydanlığa gittiğinde yanacağını bildiğimiz için onu tutuyoruz ve engelliyoruz

Lo sostenemos y lo bloqueamos porque sabemos que se quemará cuando vaya a la tetera.

Tom alışverişe gittiğinde, neredeyse her zaman bir kredi kartı kullanır.

Tom casi siempre usa una tarjeta de crédito cuando va de compras.