Translation of "Kural" in Spanish

0.005 sec.

Examples of using "Kural" in a sentence and their spanish translations:

Kural dört:

Regla cuatro:

Kural kuraldır.

Las reglas son las reglas.

Kural budur.

Eso es la norma.

Kural nedir?

¿Cuál es la norma?

Genel kural bu.

Yo diría que esa es la regla en general.

İstisnasız kural yoktur.

La excepción confirma la regla.

Bu bir kural.

Es una normativa.

Kural yeniden gözden geçirilmelidir.

La norma debería ser revisada.

Kural bu durumda geçerlidir.

La regla sigue siendo válida en este caso.

İstisnasız hiçbir kural yoktur.

No hay reglas sin excepciones.

Bu kural geçerli değildir.

Esta regla no se aplica.

Kural olarak o erken kalkar.

Por lo general, ella es madrugadora.

Her kural için istisnalar vardır.

Hay excepciones a cada regla.

O kural her zaman işler.

Esa norma siempre se aplica.

Bu kural herkes için geçerliydi.

Aquella medida afectaba a todo el mundo.

Bu kural her durumda uygulanamaz.

Esta regla no puede aplicarse a toda situación.

Herhangi bir kural çiğnediğimi sanmıyorum.

No creo haber quebrado ninguna norma.

- Bu kural iki farklı şekilde okunabilir.
- Bu kural iki farklı şekilde yorumlanabilir.

Esta norma puede ser interpretada de dos formas diferentes.

Yeni ekonomi, yalnızca beş kural öneriyor.

La nueva economía sugiere solo cinco reglas generales.

Yeni seçim kural ve yöntemleri kullanabiliriz,

Podemos usar nuevas reglas y métodos electorales

Dokuzdan sonra televizyon izlememeyi kural edindim.

Tomé como regla no mirar televisión después de las nueve.

Bu kural sizin için de geçerlidir.

Esta regla aplica para ti también.

Kural yok, ama bazı istisnalar var.

No hay ninguna regla, pero hay algunas excepciones.

Bu kural sadece yabancılar için geçerlidir.

Esta regla solo aplica para extranjeros.

Başlamadan önce birkaç temel kural koymalıyız.

Deberíamos establecer unas reglas básicas antes de empezar.

- O her sabah yürümeyi kural olarak benimsemiştir.
- O, her sabah bir yürüyüşü kural olarak benimsemiştir.

- Tiene la costumbre de dar un paseo cada mañana.
- Tiene como norma dar un paseo cada mañana.

Güzel bir kural aslında, ortamdaki uyumu korur

Es una buena regla ya que preserva la armonía,

Fark etmez, kural ne olursa olsun aynı.

En cualquier caso, el principio es el mismo.

Kural olarak işçi günde sekiz saat çalışır.

Los trabajadores, como norma, trabajan ocho horas al día.

Saat altıda kalkmayı bir kural olarak yaparım.

Procuro levantarme a las seis.

Bu kural sık sık göz ardı edildi.

Esta regla es ignorada a menudo.

Daha fazla kural mı? Daha fazla sistem mi?

¿Se trata acaso de imponer más reglas? ¿Son los sistemas?

Aslında yazılı olmayan sokaklarda olan bir kural vardır

En realidad, hay una regla en las calles no escritas.

Bir kural olarak, ikizlerin ortak çok şeyi var.

Como regla, los gemelos tienen mucho en común.

Kural olarak, Japon halkı yabancı dillerde iyi değil.

En general, a los japoneses no se les dan bien las lenguas extranjeras.

Babam her sabah yürümeyi bir kural haline getirdi

Mi padre tiene por norma dar un paseo todas las mañanas.

Yatmaya gitmeden önce kitap okumayı kural haline getiririm.

Convertí en una norma leer antes de ir a dormir.

Bir sürü kural var bir sürü teori var salak

Hay muchas reglas, hay muchas teorías, idiota.

Bay Smith her sabah yürümeyi bir kural olarak benimsiyor.

- El Señor Smith tiene el hábito de salir a caminar todas las mañanas.
- El Señor Smith tiene la costumbre de hacer una caminata todos los días en la mañana.

Bıçak ve çatal kullanımı ile ilgili olarak bir kural vardır.

Hay una regla con respecto al uso de cuchillos y tenedores.

Genel bir kural olarak, eleştirmek kolaydır ama alternatif öneri üretmek zordur.

Como regla general, es fácil criticar pero difícil ofrecer sugerencias alternativas.

Genç adam kuralları biliyor ama yaşlı adam kural dışı durumları biliyor.

Los jóvenes conocen las reglas, pero los viejos conocen las excepciones.

Tom her zaman bir kadına yaşını asla sormamayı bir kural olarak benimser.

Tom tiene como norma estricta nunca preguntar a una mujer su edad.

- Asal sayılar hayata benzer, onlar tamamen mantıksaldır fakat, eğer tüm zamanınızı onun hakkında düşünmek için harcarsanız kurallarının bulunması imkânsızdır.
- Asal sayılar hayata benzerler, onlar tamamıyla mantıklıdır ama bütün zamanınızı bu konuyu düşünerek harcasanız dahi belirli bir kural bulmak imkansızdır.

Los números primos son como la vida: son totalmente lógicos, pero es imposible descubrir sus reglas, aunque te pases todo el tiempo pensando en ellos.