Translation of "Yeniden" in Spanish

0.021 sec.

Examples of using "Yeniden" in a sentence and their spanish translations:

yeniden sağlandı.

se restauraron.

yeniden tasarladı .

nave espacial Apolo .

Yeniden şekillendiriyorum.

Estoy de reforma.

Yeniden programladım.

Cambié la fecha.

Yeniden başlamalıyım.

- Tengo que empezar de nuevo.
- Tengo que comenzar de nuevo.
- Tengo que volver a empezar.

Yeniden başlıyoruz.

Empezamos de nuevo.

Yeniden başlayacağız.

Recomenzaremos.

- Raporumu yeniden yazmalıyım.
- Raporumu yeniden yazmam gerekiyor.

Tengo que reescribir mi informe.

yeniden amaçlandırılmış binalar

edificios reconvertidos

çünkü yeniden görüşeceksiniz.

porque se van a encontrar de nuevo.

Kimliğimi yeniden kurmayı

Y terminé la reconstrucción

yeniden yetişmesini sağlar

lo hace crecer de nuevo

Lütfen yeniden düşünün.

Reconsidera tu postura.

Yeniden evlenmen gerekir.

- Usted debería casarse de nuevo.
- Deberías casarte de nuevo.

Dosyayı yeniden inceledim.

- Revisé el archivo.
- Yo revisé el archivo.

Teorimi yeniden inceledim.

He revisado mi teoría.

Raporumu yeniden yazdım.

- He vuelto a escribir mi informe.
- Reescribí mi informe.
- He reescrito mi informe.
- Volví a escribir mi informe.

Müzik yeniden başladı.

La música se reempezó.

Program yeniden ertelendi.

El programa ha sido aplazado otra vez.

Yeniden doğmuş hissettim.

Yo me sentí renacido.

Yeniden yağmur yağıyor.

- Vuelve a llover.
- Está lloviendo otra vez.

Bilgisayarını yeniden başlat.

Reinicia tu computadora.

Yeniden aday olmuyorum.

No voy a presentarme a la reelección.

Yeniden sonbahar oldu.

Es otoño otra vez.

- Bu cümleyi yeniden yazmalısın.
- Bu cümleyi yeniden yazmalısınız.

Deberías reescribir esta frase.

yeniden inşa edilebilir oluşu.

para encajar en el tiempo y la era.

Neyi ölçtüğümüzü yeniden düşünelim,

si queremos repensar lo que medimos,

çekirdeği ise yeniden filizlenmesine

el núcleo es re-germinar

Rönesans yani Yeniden Doğuş

Renacimiento, es decir, renacimiento

Ben konuyu yeniden değerlendireceğim.

Reconsideraré el asunto.

Kural yeniden gözden geçirilmelidir.

La norma debería ser revisada.

O ev yeniden boyanmalı.

Esa casa necesita otra mano de pintura.

Tom paragrafı yeniden yazdı.

Tom reescribió el párrafo.

Tom raporunu yeniden yazdı.

Tom reescribió su reporte.

Tom bantı yeniden sardı.

Tom rebobinó la cinta.

Tom valizini yeniden topladı.

Tom volvió a empacar su maleta.

Yakında güneş yeniden parlayacak.

El sol brillará nuevamente pronto.

Oyunun sonunu yeniden yazalım.

Réescribamos el final de la obra.

Mutfakımızı yeniden biçimlendirme sürecindeyiz.

Estamos en el proceso de remodelar nuestra cocina.

Tom bilgisayarını yeniden başlattı.

Tom reinició su computadora.

Bu raporu yeniden yapmalıyız.

- Tenemos que rehacer este informe.
- Tenemos que hacer este informe otra vez.

Onlar bunu yeniden yazdı.

Lo volvieron a escribir.

Asla yeniden aşık olmayacağız.

Nunca nos enamoraremos otra vez.

O kanepeyi yeniden döşettirmelisin.

Deberías mandar a retapizar ese sofá.

Onların evi yeniden yapılandırılıyor.

Su casa está siendo remodelada.

Lütfen onu yeniden söyleyin!

- ¡Por favor dígalo otra vez!
- ¡Dilo otra vez, por favor!
- Por favor tenga la amabilidad de decírmelo otra vez.

Tom'u yeniden incitmek istemiyorum.

No quiero volver a herir a Tom.

Tom silahını yeniden doldurdu.

Tom recargó su arma.

- Tekerleği yeniden icat etmene gerek yok.
- Amerika'yı yeniden keşfetmene gerek yok.

No necesitas reinventar la rueda.

Kimsenin yeniden böyle hissetmesini istemedim.

No quería que nadie se sintiera así nunca más.

Kuralları ve prosedürleri yeniden tasarlayarak,

alterando las leyes y procedimientos,

Çıktıyı nasıl ölçtüğümüzü yeniden düşünmeliyiz

Necesitamos repensar cómo medimos la producción

Bir yeniden oluşturma algoritmasına aktarıyoruz.

para recuperar de esta manera la geometría 3D de la escena oculta.

Gün başlarken, yeniden harekete geçiyoruz.

Al amanecer, nos ponemos en movimiento.

Zehri yeniden elde etmeye çalışacağız.

y reponer los antídotos.

Bakın, yeniden giriş hakkında konuşuyoruz,

Hablamos de reingreso

Ama yeniden giriş ile ilgili

Pero no hablamos tanto de eso

yeniden yetiştiren doğa gibi yenileyici.

recupera el terreno arruinado, y crece de nuevo.

Her yere yeniden uyum getirecek.

y restaurará la armonía en el mundo.

Içinden yeniden doğuş yaptığımız destan

épica de la que renacemos

Insanlık tarihini yeniden yazdıran olay

evento que reescribe la historia humana

Göbeklitepe sayesinde tarih yeniden yazılıyor

La historia se reescribe gracias a Göbeklitepe

Kafanızda müziği yeniden oluşturmaya çalışın.

Intenta reproducir la música en tu mente.

Kısa etekler yeniden moda oldu.

Las minifaldas vuelven a estar de moda.

Onun yeniden seçilmesi kesin görünüyor.

Su reelección parece segura.

Kocasının ölümü onun yeniden doğuşuydu.

La muerte de su marido fue su renacimiento.

Yok olma yeniden doğumumu sağlar.

La aniquilación da a luz a mi renacimiento.

- Tekrar deneyeceğim.
- Onu yeniden deneyeceğim.

Lo intentaré otra vez.

Ben web sayfasını yeniden yükledim.

Actualicé la página web.

Oto sanayi yeniden işe alıyor.

La industria automovilística está contratando nuevamente.

Altı yıl sonra yeniden seçildi.

Él fue reeligido seis años después.

Lütfen şunu yeniden tekrarlayabilir misin?

- ¿Podrías repetirlo, por favor?
- Por favor, ¿puede repetirlo?

Yeniden yap, daha önceki gibi.

- Hazlo de nuevo, tal como antes.
- Hazlo de nuevo, igual que antes.

Bunu yeniden yazdın, değil mi?

- Lo reescribiste, ¿verdad?
- Lo reescribisteis, ¿verdad?

Seni asla yeniden görmek istemiyorum.

No te quiero ver nunca más.

Seni yeniden ne zaman görebilirim?

¿Cuándo te puedo ver de nuevo?

Makaleyi yeniden yazsan iyi olur.

Mejor reescribe el artículo.

Evimiz tamamen yeniden inşa edildi.

- Nuestra casa fue reconstruida completamente.
- Nuestra casa se reconstruyó por entero.

Onu asla yeniden görmek istemiyorum.

No quiero volver a verlo.

Tom Mary'ye yeniden güven verdi.

Tom tranquilizó a Mary.

O, yeniden seçilmenin peşinde koşuyordu.

Él buscaba la reelección.

Ona özgeçmişini yeniden yazmasını söyledim.

Ella le dijo que reescribiera su resumen.

Bu yeniden yapılmak zorunda olacak.

- Habrá que volver a hacerlo.
- Habrá que hacerlo de nuevo.
- Habrá que volverlo a hacer.

Rüyamda yeniden çocuk olduğumu gördüm.

Me soñé que era de nuevo un niño.

Ve böylece dinozorların ciğerlerini yeniden oluşturabildik.

y los usamos para reconstruir los pulmones de los dinosaurios.

Gaz, kan dolaşımları tarafından yeniden emiliyor

son en realidad reabsorbidos en su corriente sanguínea

Bu yerlerin yeniden yapılandırılmasında acele ediyoruz.

creyendo que así aliviaremos ese dolor.

Toplumumuzdaki sanatçılara olan görüşümüzü yeniden değerlendirmeliyiz.

para revaluar nuestra visión de los artistas en la sociedad.

Bizi insan yapan şeyi yeniden keşfedip

es redescubrir qué nos hace humanos,

Ve tamamen insanlık tarihini yeniden yazdırıyor

y reescribe completamente la historia humana

Louise-Antoinette Guéheneuc ile yeniden evlendi

hija de un senador, con quien tendría 5 hijos.

Yeniden doğsam bir kuş olmayı isterdim.

Si yo renaciera, quisiera ser un pájaro.

Soğuk hava Tom'u yeniden hayata döndürdü.

El aire helado resucitó a Tom.

Adam sol kolunun kullanımını yeniden kazandı.

El hombre volvía a poder usar el brazo izquierdo.

Bu fotoğraf çocukluk hatıralarımı yeniden canlandırdı.

Esa fotografía revivió recuerdos de mi niñez.

Benim uçuşumu yeniden teyit etmek istiyorum.

Quisiera reconfirmar mi vuelo.

Tom babasıyla yeniden bir araya geldi.

Tom se reunió con su padre.

Onu yeniden programlamak birkaç saatimi aldı.

Me tomó varias horas reprogramarlo.