Translation of "Konuşamıyor" in Spanish

Tom konuşamıyor.

Tom no puede hablar.

O neredeyse konuşamıyor.

Por alguna razón, él no puede hablar.

İngilizce konuşamıyor musun?

¿No sabes hablar inglés?

Bebeğimiz henüz konuşamıyor.

Nuestro bebé aún no habla.

Onlar Fransızca konuşamıyor mu?

¿Hablan ellos francés?

John, Fransızcayı iyi konuşamıyor.

Juan no sabe hablar bien en francés.

Kız kardeşin İngilizce konuşamıyor.

Tu hermana no sabe hablar inglés.

O, neredeyse Japoncayı hiç konuşamıyor.

Ella apenas habla japonés.

Almanca şöyle dursun, İngilizce konuşamıyor.

Él no sabe hablar inglés, mucho menos alemán.

- Fransızca konuşamıyor musun?
- Fransızca konuşamaz mısın?

¿No sabes hablar francés?

- Fransızca konuşmuyor musunuz?
- Fransızca konuşamıyor musunuz?

¿No hablas francés?

- Dilimizi konuşamıyor.
- O, bizim dilimizi konuşmuyor.

Ella no habla nuestro idioma.

Amerika Birleşik Devletleri'nde yaşamasına rağmen Tom İngilizce konuşamıyor.

Tom no puede hablar inglés aún cuando vive en Estados Unidos.

- Tom Mary'nin konuştuğu kadar akıcı şekilde Fransızca konuşamıyor.
- Tom Mary kadar akıcı şekilde Fransızca konuşmaz.

Tom no habla francés con tanta fluidez como Mary.