Translation of "Kalemi" in Spanish

0.004 sec.

Examples of using "Kalemi" in a sentence and their spanish translations:

- Hangi kalemi görüyorsun?
- Hangi kalemi görüyorsunuz?

- ¿Qué birome ves?
- ¿Qué birome estás viendo?

Kalemi bana iletin.

Préstame el bolígrafo.

Kalemi yerden al.

Recoge el lápiz del suelo.

Bu onun kalemi.

Este es su bolígrafo.

Bu kimin kalemi?

¿De quién es este lápiz?

Bu kalemi kullanabilirsiniz.

- Puedes usar este bolígrafo.
- Puedes usar este lápiz.

Hiç kalemi yoktu.

Ella no tenía lápices.

Tom kurşun kalemi açtı.

Tom le sacó punta a un lápiz.

Sara'nın 31 kalemi var.

Sara tiene treinta y una plumas.

Tom'un kurşun kalemi yoktu.

Tom no tenía lápiz.

Bu kalemi kullanabilir miyim?

¿Puedo usar este lápiz?

Onun birkaç kalemi var.

Él tiene algunos bolígrafos.

Kalemi alıp adresi yazdı.

Ella cogió el bolígrafo y escribió la dirección.

Yeterli param olsaydı kalemi alırdım.

Si hubiera tenido más dinero, habría comprado el bolígrafo.

Herkesin bir kalemi var mı?

¿Todos tienen un lápiz?

Kullanmadığım herhangi bir kalemi kullanabilirsin.

Puedes usar cualquiera de los bolis que no estoy usando.

Lütfen bu kalemi bana ver.

Por favor, dame esta pluma.

John'ın bir dolma kalemi var.

John tiene un bolígrafo.

Onun hiç kurşun kalemi yoktu.

Ella no tenía lápices.

Onun kalemi keskin bir uca sahiptir.

Su lápiz tiene la punta aguda.

Tom'un cebinde üç dolma kalemi var.

Tom tiene tres biromes en el bolsillo.

Bu kalemi istiyorsan, onu sana ödünç veririm.

Si quieres este bolígrafo, te lo dejo.

O, kurşun kalemi ile düz bir çizgi çizdi.

Él ha dibujado una línea con su lápiz.

çünkü tek yaptığım küçümseyici şekilde kalemi topun üstünde sallamak

porque todo lo que hago es agitarlas condescendientemente