Translation of "Dile" in Spanish

İstediğini dile!

¡Pide lo que quieras!

Şans dile.

Cruzá los dedos.

Bana şans dile.

- Deséame suerte por favor.
- ¡Deseadme buena suerte!
- ¡Deséenme suerte!

Sadece özür dile.

¡Sólo discúlpate!

- Kuran birçok dile çevrilmiştir.
- Kuran birçok dile çevrildi.

El Corán fue traducido a muchos idiomas.

Riskleri dile getirmememiz gerektiğini,

No digo que no haya que comunicar los riesgos

Sadece bana şans dile.

Solamente mantén los dedos cruzados.

Roman birçok dile çevrildi.

La novela fue traducida a muchas lenguas.

Lütfen bana şans dile.

Deséame suerte por favor.

Bunu dile getirmediğiniz için teşekkürler

y les agradezco que no las digan en alto

dile getirilmeyen kurallar sorun doğurur.

las normas tácitas son un problema,

Dile karşı bir içgüdümüz var,

Tenemos un instinto para el lenguaje,

Bunu başkanlık makamında dile getiren

sino el presidente de la Asociación Financiera Estadounidense,

Git ve Tom'dan özür dile.

Andá a pedirle disculpas a Tom.

- Bir şiiri başka bir dile çevirmek zordur.
- Bir şiiri diğer bir dile çevirmek zordur.
- Şiirleri başka bir dile çevirmek zordur.

Es difícil traducir un poema a otro idioma.

Bu hoş değil. Ondan özür dile.

- Eso no está bien. Discúlpate con ella.
- Eso no está bien, pídele perdón.

- Söylemesi kolay, yapması zor.
- Dile kolay.

Es más fácil decirlo que hacerlo.

Evrensel bir dile ihtiyacımız var mı?

- ¿Acaso necesitamos un lenguaje universal?
- ¿Necesitamos un lenguaje universal?

Bana şans dile, buna ihtiyacım olacak.

Deséame suerte, la necesitaré.

Ve bunu da her filminde dile getirdi

y lo expresó en cada película

Bir şiiri başka bir dile çevirmek zordur.

Es difícil traducir un poema a otro idioma.

Bir fıkrayı başka bir dile çevirmek zordur.

- Es duro traducir una broma a otro idioma.
- Es difícil traducir una broma a otro idioma.

Bunun yaşamlarını bir şekilde etkileyeceği kaygısını dile getiriyor.

dicen sentir ansiedad de que esto pueda de alguna manera afectar sus vidas.

Hatta ve hatta dile bile getirilmemesini isteyen kesim

incluso aquellos que no quieren ser expresados

Balinaların kendilerine ait bir dile sahip olduklarına inanılmaktadır.

Se cree que las ballenas tienen su propia lengua.

çocuklar yeni bir dile ait bizim kaçırdığımız sesleri işitebilir.

los niños oyen sonidos en nuevas lenguas de una manera que luego se pierde.

Bir kadın olarak, bir iş toplantısında öfkenizi dile getirdiğinizde

Si eres mujer y expresas enojo en una reunión de negocios,

"Küçük Prens" birçok dile çevrilmiş çok popüler bir kitaptır.

"El Principito" es un libro muy popular que fue traducido a muchos idiomas.

- Söylemek yapmaktan daha kolaydır.
- Söylemesi kolay, yapması zor.
- Dile kolay.

Es más fácil decirlo que hacerlo.

- Söylemesi kolay, yapması zor.
- Dile kolay.
- Söylemesi kolay ama yapması zor.

Es fácil de decir, pero no es fácil de hacer.

Yeni bir yardımcı dile ihtiyacımız yok, İngilizce zaten o rolü yerine getiriyor.

No necesitamos una nueva lengua auxiliar, el idioma inglés ya cumple esa función.

- Lafla peynir gemisi yürümez.
- Söylemek yapmaktan kolaydır.
- Söylemesi kolay, yapması zor.
- Dile kolay.

- Es más fácil decirlo que hacerlo.
- Es fácil de decir, pero no es fácil de hacer.

Erich Maria Remarque tarafından yazılan "Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok" romanı elliden fazla dile tercüme edilmiştir.

La novela "Sin novedad en el frente" de Erich Maria Remarque fue traducida a más de cincuenta lenguas.

Tatoeba.org da çevrimiçi bulunabilen, Tatoeba Projesi birçok dile çevrilmiş örnek cümlelerden oluşan büyük bir veritabanı oluşturma üzerinde çalışıyor.

El Proyecto Tatoeba, que puede encontrarse en línea en tatoeba.org, trabaja para crear una enorme base de datos de frases ejemplares traducidas a muchos lenguajes.