Translation of "Koymak" in Portuguese

0.007 sec.

Examples of using "Koymak" in a sentence and their portuguese translations:

Karşı koymak imkansız

impossível resistir

Bıçağına el koymak zorunda kalacağım.

- Eu terei que confiscar a sua faca.
- Eu terei que confiscar a tua faca.
- Terei que confiscar a sua faca.
- Terei que confiscar a tua faca.

Hesaba biraz para koymak istiyorum.

Eu gostaria de depositar algum dinheiro na minha conta.

- Tom'un yerine koymak için hiç kimseyi bulamıyoruz.
- Tom'un yerine koymak için herhangi birisini bulamıyoruz.
- Tom'un yerine koymak için birisini bulamıyoruz.

- Não conseguimos achar ninguém para substituir o Tom.
- Não fomos capazes de encontrar ninguém para substituir o Tom.

Bagajını koymak için bir yer bulalım.

Vamos encontrar um lugar para colocar sua bagagem.

Birinin aklına cep telefonlarına kamera koymak gelmiş.

É que alguém teve a ideia de pôr uma câmara nos telemóveis.

Bu çiçekleri koymak için bir vazoya ihtiyacım var.

Preciso de um vaso para colocar estas flores.

Bu yerine koymak için bulmak istediğim bir kelime.

É uma palavra para a qual eu gostaria de achar uma substituta.

- Planı uygulamak mümkün değil.
- Planı uygulamaya koymak mümkün değildir.

É impossível pôr o plano em prática.