Translation of "Kaçmak" in Portuguese

0.007 sec.

Examples of using "Kaçmak" in a sentence and their portuguese translations:

- Kaçmak zorundaydım.
- Koşmak zorundaydım.
- Kaçmak zorunda kaldım.

Eu tive de correr.

Balık kaçmak istiyor.

O peixe quer escapar.

Mücadelem fırtınadan kaçmak değil.

Minha luta não é escapar da tempestade,

Gecenin tehlikelerinden kaçmak için...

Planam silenciosamente entre as árvores...

Kaçmak için başka bir araç yok.

Ele não teve outro recurso senão correr.

Veya insanların korkunç zorbalığından kaçmak istemeleri olarak yorumluyor.

Ou indivíduos a tentar fugir do mal horrível que humanos lhes causam.

O kış, Sırp Ordusu'nun kalıntıları Arnavut dağlarından kaçmak. Onların

Brian onunla bir ilişki başlattığına pişman ve ondan kaçmak istiyor.

Brian se arrependeu de começar um relacionamento com ela e quer escapar dela.

Tom kızgın ayıdan kaçmak için elinden geldiği kadar hızlı koştu.

O Tom correu tão rápido quanto pôde para escapar do urso bravo.

Kaçmak isterler ama bazen gitmeden biraz zarar vermek isterler. Saldırılarda bunu görüyoruz.

sim, querem fugir, mas, às vezes, querem causar danos colaterais ao sair e vemos isso quando os ataques ocorrem.