Translation of "Geliştirmek" in Portuguese

0.008 sec.

Examples of using "Geliştirmek" in a sentence and their portuguese translations:

- Kelime haznemi geliştirmek istiyorum.
- Kelime hazinemi geliştirmek istiyorum.
- Kelime dağarcığımı geliştirmek istiyorum.

Eu quero melhorar meu vocabulário.

Kendimi geliştirmek istiyorum.

Eu quero melhorar a mim mesmo.

İngilizce telaffuzumu geliştirmek istiyorum.

Eu gostaria de melhorar minha pronúncia de inglês.

Fransızca telaffuzumu geliştirmek istiyorum.

Eu gostaria de melhorar a minha pronúncia francesa.

İspanyolcanı geliştirmek istediysen, Şili'ye gelmemeliydin.

Se você quisesse melhorar seu espanhol, não deveria ter vindo ao Chile.

Tom Fransızcasını geliştirmek istediğini söyledi.

- Tom disse que queria melhorar o seu francês.
- Tom disse que queria melhorar o francês dele.

Ben dil bilgimi geliştirmek istiyorum.

Eu quero melhorar meu conhecimento de idiomas.

- Dil becerilerini geliştirmek için yapabileceğin şey bu.
- Dil becerilerini geliştirmek için yapabileceğin bu.

Isto é o que você pode fazer a fim de melhorar as suas habilidades linguísticas.

Bütün bir yaşamı avcılık yeteneklerini geliştirmek

Ele passou a vida toda aprimorando as habilidades de caçador

Tom Fransızcasını geliştirmek için sıkı çalışıyor.

O Tom está trabalhando duro para melhorar o seu francês.

- Fransızcamı geliştirmek istiyorum.
- Fransızcamı ilerletmek isterim.

- Gostaria de melhorar o meu francês.
- Eu gostaria de melhorar o meu francês.

İngilizcemi geliştirmek için her fırsattan yararlandım.

Eu me aproveitei de cada oportunidade para melhorar o meu inglês.

Hafızamı geliştirmek için bir yol bulmak istiyorum.

Gostaria de encontrar um jeito de melhorar a minha memória.

Tom bir fotoğrafçı olarak becerilerini geliştirmek istedi.

Tom queria aprimorar suas habilidades como fotógrafo.

Çince seviyemi geliştirmek için Çin'de eğitim görmek istiyorum.

Gostaria de ir para a China para melhorar o meu nível de chinês.

Baz istasyonlarını geliştirmek gerekiyor tabi. Bütün suç bizde de değil

Precisa melhorar as estações base. Nós não temos todo o crime

Tek yapmanız gereken, kendinizi diğer arkadaşın yerine koyma yeteneğini geliştirmek.

Tudo o que tem que fazer é cultivar a habilidade de se colocar no lugar do outro camarada.

- Yeni bir makinenin geliştirilmesi için sıkı çalıştılar.
- Yeni bir makine geliştirmek için çok çalıştılar.

Eles trabalharam muito para desenvolver uma nova máquina.

Tekrardan inşa için harcarken İsviçre harcamadı. Bu sayede tasarruf ettikleri paraları sistemi geliştirmek için kullandılar.

gastar biliões (em reconstrução). a Suíça não sofreu. E usaram todas essas poupanças

Eğitimin zorunlu karakteri çocukların içinde öğrenme arzusu geliştirmek için çeşitli şekillerde çalışmaya adanmış işlerin çokluğunda nadiren analiz edilir.

O caráter obrigatório da escolaridade raramente é analisado na variedade de trabalhos dedicados ao estudo das várias formas de desenvolver dentro das crianças o desejo de aprender.