Translation of "Ağzı" in Portuguese

0.008 sec.

Examples of using "Ağzı" in a sentence and their portuguese translations:

Sen ağzı sıkısın.

Você é discreto.

Biz ağzı sıkıyız.

Nós somos discretos.

Tom ağzı sıkıdır.

Tom é discreto.

Tom ağzı sıkı.

O Tom é reservado.

Ben ağzı sıkıyım.

Eu sou reservado.

İşte, ağzı biraz açılıyor.

Pronto, está a abrir a boca.

O çok ağzı sıkı.

Ele é muito reservado.

İşte böyle, ağzı biraz açılıyor.

Pronto, está a abrir a boca.

Tom'un ağzı iyi laf yapar.

Tom tem o dom de falar bem.

Onun büyük bir ağzı var.

Ele tem uma bocarra.

Tom oğluna ağzı doluyken konuşmamasını söyledi.

Tom falou para o filho dele não falar de boca cheia.

Tom oldukça ağzı sıkı, değil mi?

O Tom é bem reservado, não é?

Tom oğluna ağzı açıkken yemek yememesini söyledi.

Tom disse ao filho para não comer de boca aberta.

O, sos bulaşmış ağzı ile pizzacıdan ayrıldı.

Ele deixou a pizzaria com a boca lambuzada de molho.

- Tom her zaman yiyor.
- Tom'un ağzı hiç boş durmuyor.

- Tom está sempre comendo.
- O Tom está sempre comendo.

Polis onu bulduğunda ağzı tıkalıydı ve bir sandalyeye bağlıydı.

- Tom estava amordaçado e atado a uma cadeira quando a polícia o encontrou.
- Tom estava amordaçado e amarrado a uma cadeira quando a polícia o encontrou.

Bir polarize fişin biri diğerinden daha geniş olan iki ağzı vardır.

Um plugue polarizado tem duas lâminas, uma mais larga que a outra.

Parsın ağzı... Belki iki buçuk santimden daha yakındı, sağ kulağımın hemen yanındaydı

A boca do leopardo estava mesmo à beira, a menos de um centímetro, da minha orelha direita