Translation of "Yapar" in Dutch

0.015 sec.

Examples of using "Yapar" in a sentence and their dutch translations:

...hamlesini yapar.

...valt hij ze aan.

- Herkes hata yapar.
- Herkes hatalar yapar.

Iedereen maakt fouten.

Giysi insan yapar.

Kleren maken de man.

Arılar bal yapar.

Bijen maken honing.

Sunucular ne yapar?

Wat doen omroepers?

Bunu yapar mısın?

Ga je het doen?

Tom bağış yapar.

Tom geeft aan goede doelen.

Onu herkes yapar.

- Iedereen doet dit.
- Iedereen doet dat.

Tatoeba bağımlılık yapar.

Tatoeba is verslavend.

Kuşlar yuva yapar.

Vogels bouwen nesten.

Herkes hatalar yapar.

Iedereen maakt fouten.

O bunu yapar.

- Zo is het genoeg.
- Nu ga je te ver.
- Nu is het genoeg.
- Dat is de druppel.

Tom istediğini yapar.

Tom doet wat hij wil.

Herkes bunu yapar.

Iedereen doet dit.

Herkes dedikodu yapar.

Iedereen roddelt.

Tom egzersiz yapar.

Tom traint.

Tom isteyerek yapar.

- Tom doet vrijwilligerswerk.
- Tom is vrijwilliger.

Onu kim yapar?

Wie doet dat?

Annem kek yapar.

Mijn moeder maakt een taart.

Tom onu yapar.

Tom doet dat.

Elbiseler insan yapar, eski püskü elbiseler bit yapar.

Kleren maken de man, lompen maken luizen.

Teyzen ne iş yapar?

Wat doet je tante?

Totoro herkesle arkadaşlık yapar.

Totoro maakt met iedereen vrienden.

O üzümlerden şarap yapar.

Hij maakt wijn van druiven.

Tom yavaş çeviri yapar.

Tom vertaalt langzaam.

Çoğu insan bunu yapar.

De meeste mensen doen dat.

Burada herkes kayak yapar.

Iedereen is hier aan het skiën.

Tony ne iş yapar?

Wat doet Tony?

Onu tekrar yapar mısın?

- Kan je dat nog eens doen?
- Kan je dat opnieuw doen?

Herhangi biri bunu yapar.

Alle anderen doen het.

Tom ondan isteneni yapar.

Tom deed wat hem was gevraagd.

Tom her şeyi yapar.

Tom doet alles.

Onlar onu yapar mıydı?

Zouden ze dat doen?

Onlar bunu neden yapar?

Waarom doen zij dat?

Babam parkta yürüyüş yapar.

Mijn vader wandelt in het park.

Herkes elinden geleni yapar.

Iedereen doet wat hij kan.

Oğlunuz ne iş yapar?

- Wat doet uw zoon?
- Wat doet jouw zoon?
- Wat doet jullie zoon?

Geri dönüşüm yapar mısın?

Recycleer je?

Tom ne iş yapar?

Wat doet Tom?

O yalnız iş yapar.

Zij werkt alleen.

Tom çok dedikodu yapar.

Tom roddelt veel.

Tom, spagettisini baharatlı yapar.

Tom maakt zijn spaghetti pikant.

Tom bunu iyi yapar.

Tom doet dat goed.

"İnsanlar her zaman söyler, efendim, grip bunu yapar, grip şunu yapar.

"Mensen zeggen altijd; ja, maar de griep doet dit, de griep doet dat.

Toprağı bir sünger gibi yapar.

Hij is als een spons.

Herkes zaman zaman hata yapar.

Iedereen maakt wel eens een foutje.

Bir kasap et ticareti yapar.

Een slager handelt in vlees.

Benim yerime bunu yapar mısın?

Kan jij dit doen in plaats van mij?

Tom onu çok iyi yapar.

Tom doet het erg goed.

Annesi haftada bir aerobik yapar.

Haar moeder doet een keer per week aerobics.

Dört kere altı kaç yapar?

Hoeveel is vier maal zes?

Üç kere üç dokuz yapar.

- Drie maal drie is negen.
- Drie vermenigvuldigd met drie is negen.

Bunu her gün yapar mısın?

Doet u dit iedere dag?

İki artı iki dört yapar.

Twee plus twee is vier.

Bana bir iyilik yapar mısın?

- Kun je me een plezier doen?
- Zou je me alsjeblieft een plezier kunnen doen?

Babam her gün yürüyüş yapar.

Mijn vader maakt iedere dag een wandeling.

Bin yıl, bir millenium yapar.

Een duizendtal jaar is een millennium.

Çoğu insan aynı hataları yapar.

Veel mensen maken soortgelijke fouten.

Her Kış Hokkaido'da kayak yapar.

Hij skiet elke winter in Hokkaido.

Tom sık sık hata yapar.

- Tom maakt vaak fouten.
- Tom maakt regelmatig fouten.
- Tom maakt dikwijls fouten.
- Tom vergist zich regelmatig.
- Tom maakt geregeld fouten.
- Tom vergist zich geregeld.

Lütfen bir şey yapar mısın?

Kun je alsjeblieft iets doen?

Yüzme bacaklarını daha güçlü yapar.

Zwemmen maakt je benen sterker.

Hemen hemen herkes onu yapar.

Bijna iedereen doet dat.

- Kayar mısın?
- Kayak yapar mısın?

- Ski jij?
- Skiet u?
- Skiën jullie?

İki kere iki kaç yapar?

Wat is twee maal twee?

Bana bir sandviç yapar mısın?

Zou je een sandwich voor me willen maken?

Sanat öğretmeni gece resim yapar.

De leraar beeldende kunst schildert 's nachts.

Yaptığını düşünmeden, onu iyi yapar.

Wat hij ook doet, hij doet het goed.

- Babam yürüyüş yapar.
- Babam yürüyor.

Mijn vader loopt.

Endişe etme, herkes hata yapar.

Maak je niet druk, iedereen maakt een fout.

Tom bunu her zaman yapar.

Tom doet dit altijd.

Ailen Noel günü ne yapar?

- Wat doet je familie op kerstdag?
- Wat doet uw familie op kerstdag?
- Wat doet jullie familie op kerstdag?

Bira beni daha akıllı yapar.

Bier maakt me slimmer.

Siz çocuklar onu yapar mısınız?

Doen jullie dat ooit?

Tom her sabah bunu yapar.

Tom doet dat elke ochtend.

Tom her pazartesi bunu yapar.

Tom doet dat elke maandag.

Birçok Japon her gün banyo yapar.

De meeste Japanners nemen elke dag een bad.

Benim için bir şey yapar mısın?

Wil je iets voor me doen?

Birçok öğrenci part-time işler yapar.

Veel studenten werken deeltijds.

Üç kere beş on beş yapar.

3 maal 5 is 15.

Ne yaparsa yapsın, onu iyi yapar.

Wat hij ook doet, hij doet het goed.

Annem sık sık makarna salatası yapar.

Mijn moeder maakt vaak pastasalade.

İnsanlar neden böyle aptalca şeyler yapar?

Waarom doen mensen zulke dwaze dingen?

Tom dünyanın en iyi spagettisini yapar.

Tom maakt de beste spaghetti ter wereld.

Babam Pazar günleri bahçe işleri yapar.

Mijn vader tuiniert zondags.

O her şeyi son anda yapar.

Hij doet alles op het laatste moment.

Tom sık sık Shakespeare'den alıntı yapar.

Tom citeert vaak Shakespeare.

İki kere kırk beş doksan yapar.

Vijfenveertig keer twee is negentig.

O sadece sorunu daha kötü yapar.

- Dat maakt het probleem alleen maar erger.
- Dat maakt het probleem alleen maar groter.
- Dat verergert alleen maar het probleem.

Bana bir iyilik yapar mısınız, lütfen?

Zou je me alsjeblieft een plezier kunnen doen?

Bu makine dakikada 100 kopya yapar.

Deze machine maakt 100 kopieën in een minuut.

Bana bir iyilik yapar mısın, Tom?

Kan je me een plezier doen, Tom?

Stephen, patronundan daha çok seyahat yapar.

Stephen reist meer dan zijn baas.

- Tatoeba bağımlılık yapar.
- Tatoeba bağımlılık yapıcıdır.

Tatoeba is verslavend.