Translation of "ölümcül" in Portuguese

0.021 sec.

Examples of using "ölümcül" in a sentence and their portuguese translations:

Ölümcül bir şekilde.

O ataque é fatal.

Ölümcül yaralı, alan.

Mortalmente ferido, ele foi retirado do campo.

Bu akrepler ölümcül olabiliyor.

Estes escorpiões podem ser mortíferos.

Tom ölümcül şekilde yaralandı.

Tom sofreu um ferimento letal.

Ölümcül düşmanlar ölümsüz dostlardır.

Os inimigos mortais são amigos imortais.

Fadıl'ın şiddeti ölümcül değildi.

A violência de Fadil nunca foi fatal.

En ölümcül kazalar evde olur.

A maioria dos acidentes fatais acontece em casa.

O ölümcül bir biçimde yaralıydı.

Ele foi fatalmente ferido.

Açgözlülük yedi ölümcül günahtan biridir.

A avareza é um dos sete pecados capitais.

Sen ölümcül bir hata yaptın.

Você cometeu um erro fatal.

Kıskançlık yedi ölümcül günahtan biridir.

A inveja é um dos sete pecados capitais.

Sesin geldiği noktayı... ...ölümcül tutarlılıkla belirler.

Consegue identificar a origem de um som... ... com uma precisão letal.

Zamanı hızlandırınca ölümcül sırları ortaya çıkıyor.

Se acelerarmos as imagens, revelamos o seu segredo letal.

Yani hepsi ölümcül birer ahtapot avcısı.

Então, são predadores mortais de polvos.

Hayat ölümcül,cinsel,taşınan bir hastalıktır.

A vida é uma doença fatal sexualmente transmissível.

Çıngıraklı yılan ısırığı ölümcül olabilir. Dikkatli olmalıyız.

Uma mordida de cascavel pode matar. Temos de ter cuidado.

Bu sütleğen ailesinden ve sütleğenler ölümcül olabilir.

Isto é da família das Euphorbias, e as Euphorbias podem ser fatais.

Ve bazıları için bu durum ölümcül oluyordu.

E para muitos, se tornou fatal.

Böylece avının yerini ölümcül bir nokta atışıyla belirliyor.

o que lhe permite localizar as presas com uma precisão letal.

Bu yüzden insanlar için ise ölümcül hale geliyor

então está se tornando fatal para os humanos

Uyuşukluk ya da tembellik yedi ölümcül günahtan biridir.

A preguiça é um dos sete pecados capitais.

Ormanda en küçük şeylerin genelde en ölümcül olduklarını gördüm.

Aprendi que, na selva, são as coisas menores que podem ser mais perigosas.

Çıngıraklı yılan ısırığı ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

Uma mordida de cascavel pode matar. Temos de ter cuidado.

Çıngıraklı yılan sokması ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

Uma mordida de cascavel pode matar. Temos de ter cuidado.

Çıngıraklı yılan ısırığı ölümcül olabilir, bu yüzden dikkat etmeliyiz.

Uma mordida de cascavel pode matar. Temos de ter cuidado.

Vikinglere ölümcül üstünlük sağlayan bir şey daha var mıydı?

Havia algo mais que deu aos vikings sua vantagem letal?

Vücudu, en ölümcül akrep toksinlerinin yarattığı acıyı bile bloke edebilir.

Consegue bloquear a dor provocada pelas toxinas mais letais do escorpião.

Doğanın en ölümcül hayvanları ve sürüngenleriyle de karşı karşıya kalacağız.

mas também com alguns dos mais mortíferos animais e répteis da natureza.

Zehriyle başlayalım. Güçlü, hızlı harekete geçen, kanı sulandıran ölümcül bir karışım.

Bem, começa com o seu veneno, um cocktail potente letal, de rápida ação e anticoagulante.

Kesinlikle çok dikkat edilmeli çünkü yarasalar tek ısırıkla ölümcül virüsler bulaştırabilirler.

Tenho de ter cuidado, pois os morcegos podem transmitir vírus fatais com apenas uma mordida.

Çoğu denizanası sokmaları ölümcül değil ama çoğu yine de oldukça ağrılıdır.

A maioria das ferroadas de água-viva não é mortal, no entanto muitas são bem dolorosas.

Her gece Mumbai'nin arka sokakları ölümcül bir kedi fare oyununa sahne oluyor.

Todas as noites, as ruas secundárias de Bombaim são palco de um jogo mortal do gato e do rato.

Bir gece avcısı olan ölümcül engerek, en büyük tahribatı güneş battıktan sonra yapıyor.

Perseguidora noturna, é quando o sol se põe, que esta víbora causa mais danos.

Yedi ölümcül günah şunlardır: kibir, kıskançlık, açgözlülük, öfke, şehvet düşkünlüğü, oburluk ve tembellik.

Os sete pecados capitais são: soberba, inveja, avareza, ira, luxúria, gula e preguiça.

Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin. Çıngıraklı yılan ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

Nesta gruta, a decisão é sua. Tome uma decisão. Uma mordida de cascavel pode matar. Temos de ter cuidado.

1,5 metre uzunluğundaki, 100 kiloluk bu görkemli memeli, çok rahat bir şekilde ölümcül yaralar verebilir.

Este poderoso mamífero de metro e meio é imensamente poderoso e mais do que capaz de causar feridas mortais.

Japonya'da birçok, Endonezya'da ise bir ölümden sorumlu bu ölümcül çiçeğin zehri kurbanını öldürmediği zaman bile

Culpado por várias mortes no Japão e pelo menos uma na Indonésia, se a injeção falta desta flor não matar,

Ve bir deve örümceği, endamlı olduğu kadar ölümcül de olan bir kartalı alt edecek mi?

E conseguirá uma aranha-camelo superar uma águia que é tão graciosa como mortal?