Translation of "Arabasını" in Polish

0.004 sec.

Examples of using "Arabasını" in a sentence and their polish translations:

- Kendi arabasını sürüyor.
- Kendi arabasını kullanıyor.

On jeździ swoim własnym samochodem.

O, arabasını yıkamaya başladı.

Zaczął myć samochód.

Arabasını garaja geri götürdü.

Wycofał samochód do garażu.

Tom Mary'nin arabasını onardı.

Tom naprawił samochód Mary.

Tom genellikle babasının arabasını kullanır.

Tom często prowadzi samochód swojego ojca.

O, Bay Black'in arabasını hatırlar.

On pamięta samochód pana Blacka.

Babamın arabasını yıkamasına yardımcı oldum.

Pomogłam memu ojcu umyć samochód.

Tom anne ve babasının arabasını kullanıyor.

Tomek prowadzi samochód swoich rodziców.

Tom'un geçen hafta arabasını sattığını biliyorum.

Przypadkiem wiem, że Tom sprzedał w zeszłym tygodniu swój samochód.

O, arabasını kaldırımın yanına park etti.

Zaparkował samochód przy chodniku.

Tom arabasını nereye park edeceğini bilmiyordu.

Tom nie wiedział, gdzie zaparkować samochód.

En az haftada bir kez arabasını yıkar.

Myje samochód co najmniej raz w tygodniu.

Tom'un eski arabasını 3.000 dolara satın aldım.

Kupiłem stary samochód Toma za 3000 dol.

Tom arabasını o kadar çok paraya satmayı ummuyordu.

Tom nie sądził, że sprzeda swój stary samochód za takie pieniądze.

O arabasını sattı, bu yüzden o trenle ofise gider.

Sprzedał swoje auto, więc jeździ teraz do biura pociągiem.

Tom pencereden dışarı baktı ve otoparkta Mary'nin arabasını gördü.

Tom wyjrzał przez okno i zobaczył samochód Mary na parkingu.

Bu el arabasını ve güzergâhı kullanırsak doğru yolda ilerlememizi sağlayacaklardır.

Jeśli użyjemy tego wózka i liny, będziemy pewni, że zmierzamy w dobrym kierunku.