Translation of "Alışverişe" in Polish

Alışverişe gittim.

Poszłam na zakupy.

Alışverişe gidiyoruz.

Idziemy na zakupy.

Alışverişe gidiyorum.

Idę na zakupy.

O, alışverişe gitti.

Poszła po zakupy.

Alışverişe gitmek istiyorum.

Chcę iść na zakupy.

Jane alışverişe çıktı.

Jane wyszła na zakupy.

Bugün alışverişe gidemezsin.

Nie możesz iść dzisiaj na zakupy.

Günaşırı alışverişe giderim.

Chodzę na zakupy co drugi dzień.

- Her sabah alışverişe çıkarım.
- Her sabah alışverişe giderim.

Robię zakupy każdego ranka.

Geçen Cumartesi alışverişe gittim.

Byłem na zakupach w sobotę.

O sadece alışverişe gidiyor.

Ona idzie tylko na zakupy.

Daha sonra alışverişe gidebiliriz.

Możemy iść potem na zakupy.

Yoko dün alışverişe gitti.

Yoko poszła wczoraj na zakupy.

Annem az önce alışverişe çıktı.

Mama wyszła na zakupy.

Tom şimdi alışverişe gitmek zorunda.

Tom musi teraz iść zrobić zakupy.

Öğleden sonra alışverişe gitmesi gerekiyor.

Ona musi iść na zakupy po południu.

Her gün alışverişe gider misin?

Czy codziennie chodzisz na zakupy?

Tom, Mary ile alışverişe gitti.

Tom poszedł z Mary na zakupy.

O, başka bir yere alışverişe gitti.

Poszła na zakupy gdzie indziej.

Alışverişe gitmek zorundayım. Bir saat içinde döneceğim.

Muszę iść po zakupy, będę za godzinę.

Alışverişe gitmeden önce her zaman ihtiyaçlarımı listelerim.

Zanim pójdę na zakupy zawsze robię listę rzeczy, które potrzebuję.

Tom Mary'ye alışverişe gitmeyi isteyip istemediğini sordu.

Tom spytał Mary, czy ma ochotę iść na zakupy.

Tom Mary'ye alışverişe genellikle nereye gittiğini sordu.

Tom spytał Mary, dokąd zazwyczaj chodzi na zakupy.

Tom Mary'ye öğleden sonra alışverişe gitmek isteyip istemediğini sordu.

Tom spytał Mary, czy ma ochotę iść po południu na zakupy.

Onunla birlikte alışverişe gitmeyeceğimi ilk ve son olarak ona söyledim.

Powiedziałam jej raz na zawsze że nie poszłabym z nią na zakupy.

Maria ve Natalia alışverişe giderler. Kendileri için bir şeyler alırlar.

Maria i Natalia idą do sklepu i kupują coś dla siebie.