Translation of "Kan" in Korean

0.006 sec.

Examples of using "Kan" in a sentence and their korean translations:

kan rengine,

피의 색이자

Kan pompalıyorum.

심장이 터지겠어요

Çünkü kan kırmızı.

피는 붉은색이니까요.

kan sayımlarım normale dönmüştü

혈구 수치도 정상으로 돌아왔고,

Gaz, kan dolaşımları tarafından yeniden emiliyor

혈류 속으로 재흡수하고

Uymak ve kan basıncı ilaçlarını ayarlamak zor.

고혈압 약을 바꾸거나 조절하기 쉽지 않습니다.

Çünkü kan kırmızı ışık ve kızılötesini absorbe ediyor.

혈액은 적색광과 적외선을 흡수하기 때문이죠.

Onlarla kan, ter ve göz yaşları içinde çalıştılar.

그들과 함께 혼신의 힘을 다해 함께 일했습니다.

Boğazları ve kan damarları öyle eşsiz adapte olmuş ki

나무늘보의 목과 혈관은 중력에 거슬러

Yardım gelene kadar üç saat bilinçsizce yatarak kan kaybetmişti.

구조 전까지 3시간 동안 의식을 잃고 출혈이 있었죠

Termal kameralar algıladıkları şeyi bize gösteriyor. Yavrunun yüzgecindeki sıcak kan.

‎열화상 카메라가 ‎박쥐가 보는 것을 보여줍니다 ‎새끼의 발에 있는 따뜻한 피죠

Her bir yarasa her gece vücut ağırlığı kadar kan içebilir.

‎박쥐는 매일 제 체중만큼 ‎피를 마실 수 있습니다

Sinir uçları ve kan damarlarıyla dolu olduğundan son derece hassastır.

‎신경 말단과 혈관으로 가득 찬 ‎유난히 민감한 손가락이죠

örneğin Silikon Vadisi şirketi Theranos'u kan testi için birçok patent almadan

실리콘 벨리의 회사 테라노스가 혈액검사로 많은 특허권을 획득하고

O yüzden bir kan inceltici olan Coumadin mikro ilaç dozajını azaltıyorum.

그래서 저는 항응고제인 코메딘의 용량을 낮추어 넣었습니다.

Vampir yarasalar en çok en kara gecelerde harekete geçer. Karanlıkta kan peşindedirler.

‎흡혈박쥐는 가장 어두운 밤에 ‎가장 활동적입니다 ‎암흑 속에서 피를 찾죠

Ama hastaneye gitmediği için testere pullu engerek ısırdıktan 40 gün sonra ölen birini biliyoruz. Kan kaybından öldü.

하지만 살모사에게 물리고 적절한 치료를 받지 않아 40일 뒤에 사망한 사람이 있어요 출혈로 죽었죠