Translation of "Yeniden" in Korean

0.010 sec.

Examples of using "Yeniden" in a sentence and their korean translations:

yeniden sağlandı.

다시 회복했습니다.

yeniden amaçlandırılmış binalar

재건축된 건물들,

çünkü yeniden görüşeceksiniz.

두 사람은 다시 만날테니까요.

Kimliğimi yeniden kurmayı

제가 정체성을 다시 찾은 날은

yeniden inşa edilebilir oluşu.

다시 재건축 될 수 있다는 점이에요.

Neyi ölçtüğümüzü yeniden düşünelim,

우리가 무엇을 측정하는지를 재고하고,

Kimsenin yeniden böyle hissetmesini istemedim.

그 누구도 다시는 그 런 감정을 안 느꼈으면 했어요.

Kuralları ve prosedürleri yeniden tasarlayarak,

규칙과 절차를 재정립하고,

Çıktıyı nasıl ölçtüğümüzü yeniden düşünmeliyiz

생산을 측정하는 방식에 대해서 다시 생각해야 합니다.

Bir yeniden oluşturma algoritmasına aktarıyoruz.

숨겨진 장면을 3D 입체로 복원할 수 있습니다.

Gün başlarken, yeniden harekete geçiyoruz.

날이 밝자 다시 추적에 나섭니다

Zehri yeniden elde etmeye çalışacağız.

이 해독제를 보충하는 것이죠

Bakın, yeniden giriş hakkında konuşuyoruz,

우리가 사회로의 복귀에 관해 이야기할 때,

Ama yeniden giriş ile ilgili

하지만 우리는 병마와 같은, 충격적인 경험을 겪은 후

yeniden yetiştiren doğa gibi yenileyici.

폐허 속에서 새생명을 키워내죠.

Her yere yeniden uyum getirecek.

세상의 조화를 되찾습니다.

Ve böylece dinozorların ciğerlerini yeniden oluşturabildik.

공룡의 폐를 재구성하는 데 사용할 수 있습니다.

Gaz, kan dolaşımları tarafından yeniden emiliyor

혈류 속으로 재흡수하고

Bu yerlerin yeniden yapılandırılmasında acele ediyoruz.

그들의 고통을 덜어줄 수 있다고 생각하면서 말이죠.

Toplumumuzdaki sanatçılara olan görüşümüzü yeniden değerlendirmeliyiz.

사회가 예술가를 보는 시각을 재정립해야 합니다.

Bizi insan yapan şeyi yeniden keşfedip

무엇이 우리를 인간답게 만드는지를 재발견하고

Ama önce Aspern'in yeniden alınması gerekliydi.

먼저 아스페론을 다시 찾아와야 했다.

Yeniden eğitim merkezlerini belgelemeye başlar başlamaz,

재교육 수용소에 대한 리포트를 쓰자

Ta ki bu bağlantılar yeniden kurulana ve işletmeler yeniden iş alımlarına hazır olana kadar.

연결이 재형성 될 때까지 기업은 다시 고용 할 준비가 되었습니다.

Sonunda gitarı yeniden çalmamı sağlayacak aksesuarlara sahiptim.

비로소 기타를 다시 연주할 수 있는 도구를 가질 수 있게 되었습니다.

Geriye kalan tek şey, kendimizi yeniden canlandırmak

우리 스스로를 다시 한번 현지화하는 작업과

Sistemin yeniden üretme kapasitesini riske atmış olurdunuz.

시스템의 잠재적인 재생산 능력이 위험한 상황이 된다는 것이죠.

Ve burada yeniden düşünmeye gerçekten ihtiyaç var.

따라서 다시 생각해볼 필요가 있습니다.

Ama en ufak baskıda yeniden kanamaya başlıyorlardı.

조금만 건드려도 다시 피가 흘러 나왔습니다.

Güvensizlik ve utanma duyguları yeniden ortaya çıkar

불안과 수치로 가득한 밑바닥으로 다시 내려오게 되고

Insanlığımızın o harika bileşenlerini yeniden hayata döndürebiliriz:

이타주의와 협동이라는 놀라운 인간성의 요소를

Bunun sonucunda ise yeniden ameliyat olmaları gerekiyor.

재수술을 해야 할 수 도 있어요.

Mark Pollock: Aslında, kimliğimi yeniden kurmayı başardım.

마크 폴락: 결국 저는 제 정체성을 다시 찾았습니다.

Ama öncelikle insani değerlerimiz hakkında yeniden düşünmeliyiz.

그러기에 앞서 우리는 인간의 가치에 대해 생각해봐야 합니다.

Kurumlarımız yıkılıyorsa ve yeniden düzenleme umudu yoksa

만약 우리 제도권이 무능해서 다시 개혁할 희망도 없다면

Hızlı bir biçimde yeniden tanımlayan kentsel dönüşümde,

그건 이 지역의 본질과 인구 측면에서

Güveni yeniden oluşturmanın yolunu bulmak bizim sorumluluğumuz

신뢰를 극복할 방법은 우리에게 있습니다.

Yeniden eğitim kampının oluşumunu ve genişlemesini izleyebiliriz.

실제 재교육 수용소의 건설과 확장 과정을 추적할 수 있었죠

Ve sosyal sistemlerimizi daha adil şekilde yeniden yapılandırırken

사회 시스템을 좀 더 공정한 형태로 재구성하려면

Insanlar gücü yeniden düzenledi ve bir bakıma merkezleştirdiler.

사회는 재구성되고 그 힘은 집중되는 걸 볼 수 있습니다.

Kimse beni yeniden girişin zorlukları hakkında uyarmadığı için

아무도 제게 사회로 돌아오는 것의 어려움을 이야기해 주지 않았기 때문에

Kasaba yeniden hayata dönecek, iş makinaları yollarda olacak.

마을은 다시 일어날 거고 길에는 트럭으로 즐비하게 될 거야.

Yaratıcı ve yenilikçi olmak, yeniden yaratmak bizim doğamızdadır,

창조와 혁신은 우리의 본성입니다.

Bir gün YZ "Lütfen beni yeniden başlatma" diyor.

어느 날, AI가 말합니다. "제발 저를 재시작하지 말아주세요."

Sonra korkunç fikirleri alıyorum ve onları yeniden dağıtıyorum.

그리고는 끔찍한 아이디어를 다시 나눠 줍니다.

Güzelliği yeniden tanımlamak için daha iyi bir sebebim vardı.

아름다움을 다시 정의하겠다는 목표가 있어요.

Bu yüzden sorunu daha doğru bir şekilde yeniden çerçevelendirirken

우리가 문제를 좀 더 제대로 인식하고

İyi haber şu ki soğuk zincir güzergâhına yeniden girdik

좋은 소식입니다 저온 유통 경로로 돌아왔습니다

İyi haber şu ki soğuk zincir güzergâhına yeniden ulaştık.

좋은 소식입니다 저온 유통 경로로 돌아왔습니다

Hâlâ buradan yola çıkabileceğinizi düşünüyorsanız "Yeniden Dene"yi seçin.

아직도 여기서 저 길로 갈 수 있다고 생각하신다면 '다시 시도'를 선택하세요

Bu kurtla başa çıkabileceğinizi düşünüyorsanız "Yeniden Dene"yi seçin.

아직 이 늑대를 해결할 수 있다고 생각한다면 '다시 시도'를 선택하세요

Bazı klasik işletme yetileriyle bu süreci yeniden düzenlemek istedim.

고전의 경영방법들을 통해 그 과정을 손보기로 마음먹었습니다.

Ve bu, tekrardan, aza indirgeme ve yeniden kullanma fikrini

다시 말하지만 그것은 줄이고, 재사용하고,

Nihayetinde, yaklaşık 100 gün sonra, kol tamamen yeniden büyümüştü.

‎약 100일이 지나자 ‎새 팔은 완전히 성장했습니다

Yeniden seçilebilmek için milyonlarca yoksul Venezüellalının memnun kalmasını sağlamalıydı

재선되기 위해서 수백만의 가난한 국민들을 행복하게 유지할 필요가 있었습니다

Ve bu da beynin biyolojik olarak yeniden düzenlenmesine yol açtı.

이것은 뇌를 생물학적으로 개편시켰습니다.

Bu madeni keşfetmeye devam etmek isterseniz "Yeniden Dene"yi seçin.

이 광산을 계속 탐험하시려면 '다시 시도'를 선택하세요

Ve nerede olduğumuz ve ne gördüğümüze dair anlayışımızı da yeniden şekillendiriyor.

어디서 뭘 보고 있는지에 대한 이해를 재구성해 줍니다.

Bunun gibi düşmanın tam önünde gerçekleştirilen bir yeniden konuşlandırma yüksek riskliydi

적의 바로 앞에서 군대를 이처럼 대규모로 재배치하는 건 위험도가 높았다.

Ama Maduro'nun selefi, Hugo Chavez 1999'da anayasanın yeniden yazılmasını önerdiğinde

그러나 마두로의 전임자인 우고 차베스는 1999년에 헌법 개정을 제안했을 때

Yine de, şartları kabul etmedi, sadece müzakereleri yeniden açmayı kabul etti. Müttefiklere,

그럼에도 불구하고 그는 조건을 받아들이지 않았고, 단지 협상을 새롭게 시작하려했다.

Çin, bu yeniden eğitim merkezlerinin var olduğunu inkar ediyordu, gazeteciler, akademisyenler ve diğerleri

중국은 언론인, 학계 그리고 여러 사람이 아주 설득력 있는 증거들을 축적할 때까지