Translation of "Köye" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Köye" in a sentence and their japanese translations:

- Otobüsle köye ulaşabilirsin.
- Köye otobüsle ulaşabilirsiniz.
- Köye otobüsle ulaşabilirsin.

その村へはバスが通っている。

Köye çok yaklaştık.

村はもうすぐだ

Yol köye gider.

その小道は村に通じていた。

Köye giderken kayboldu.

彼はその村に行く途中で道に迷った。

Rüzgarlar köye dadanmaktadır.

村は風に取り付かれる。

Sonunda, köye vardık.

ついに私たちは村に着いた。

Doğduğu köye döndü.

彼は故郷の村に帰った。

Bulunan bir köye götürmek.

届(とど)けること ジャングルの中心だ

Köye otobüs servisi yok.

その村へのバスの便がない。

Köye su temin ettiler.

彼らはその村に水を供給した。

Köye vardığımızda hava kararmıştı.

- 私達が村に着いたのは暗くなってからだった。
- 私たちが着いたのは暗くなってからだった。
- 私たちが、この村に着いたのは暗くなってからだ。
- 私が村に着いたのは暗くなってからだった。

- Bu, köye giden uzun bir yoldur.
- Köye çok yol var.

村まで長い道のりだ。

Köye sadece iki mil var.

その村までたった2マイルです。

Köye New Amsterdam adını verdiler.

彼らはその村をニューアムステルダムと呼んだ。

Hava kararmadan önce köye ulaştım.

暗くならないうちにその村に着いた。

Köye giden yol çok engebeli.

村への道路はとても荒れています。

Sel köye büyük hasar verdi.

洪水が村に大きな被害を与えた。

Hava kararmadan önce köye vardım.

暗くならないうちにその村に着いた。

Bu otobüs sizi köye götürecek.

このバスに乗るとその村につくでしょう。

Bu otobüse binersen köye gidersin.

このバスに乗ると、その村に行けるよ。

Köye giden dar bir yol var.

その村までは狭い道が1本通っている。

Sel köye bir sürü zarar verdi.

その洪水は村に大変な被害をもたらした。

Şimdiye kadar onun köye vardığından eminim.

- 彼女は今頃その村に着いていると思う。
- 彼女はそろそろ村に到着してるよ。
- 彼女は今頃もう村に到着してるよ。

Buradan bir sonraki köye mesafe ne kadar?

隣の村までどのくらいありますか。

Onun bu zamana kadar köye vardığından eminim.

彼女は今頃その村に着いていると思う。

Şimdi son hamlemizi yapıp onları köye götürmeliyiz. Hadi.

最後(さいご)のひとふんばりで 村に向かうよ

Yaşadığım kasaba çok sessiz ve bir köye benziyor.

私が住んでいる町は田舎びた閑静な場所です。

İki yıllık yokluktan sonra memleketim olan köye geri döndüm.

私は2年ぶりで故郷の村に帰った。

O, doğduğu köye geri döndü, orada ömrünün son birkaç yılını geçirdi.

- 彼は生まれた村に戻って、そこで人生最後の数年を過ごした。
- 彼は故郷の村に帰って、そこで最後の数年を過ごした。

Bir zamanlar çocukların sevdiği küçük bir hayalet vardı. O genellikle ormanda şarkılarını söylerdi ve flütünü çalardı ve kuşlar ve benzeri hayvanlarla oyalanırdı. Bazen insanların yaşadığı köye gelirdi ve sevdiği çocuklarla oynardı.

子供のすきな小さい神さまがありました。いつもは森の中で、歌をうたったり笛を吹いたりして、小鳥やけものと遊んでいましたが、ときどき人のすんでいる村へ出てきて、すきな子供たちと遊ぶのでした。