Translation of "Hastaneye" in Japanese

0.009 sec.

Examples of using "Hastaneye" in a sentence and their japanese translations:

- Hastaneye gitmek zorundayım.
- Hastaneye gitmeliyim.

病院に行かなくてはいけません。

Hastaneye git.

- 病院に行けよ。
- 病院に行きなさい。

Hastaneye gitmelisin.

病院行った方がいいよ。

Hastaneye gittim.

- 病院に行きました。
- 病院に行った。
- 病院に行ったんだ。
- 病院に行ったんです。

- Hastaneye gitmek zorundayım.
- Hastaneye gitmem gerekiyor.

病院に行かなくてはいけません。

- Hastaneye gitmem gerekiyor.
- Hastaneye gitmem lazım.

- 病院に行かなくてはいけません。
- 病院に行かないといけないの。

Mary hastaneye geldi.

メアリーは病院に着いた。

O, hastaneye taşınıyordu.

- 彼女は病院に運ばれているところだった。
- 彼女は病院に搬送中だった。

Bugün hastaneye gideceğim.

今日私は病院に行きます。

Bugün hastaneye gidiyorum.

今日私は病院に行きます。

Hastaneye gitmek zorundayım.

- 病院に行かなくてはいけません。
- 病院に行かないといけないの。

Onu hastaneye götürdüm.

私は彼を病院まで連れて行った。

Yaralıyı hastaneye taşıyın.

負傷者を病院に運びなさい。

Hastaneye gitmek istemiyorum.

病院行きたくない。

Tom hastaneye gitti.

トムは病院に行った。

Dün hastaneye gittim.

- 私は昨日病院へ行きました。
- 昨日は病院に行ってたんだ。

Hastaneye gitmem gerek.

病院に行かなきゃ。

Beni hastaneye götür.

病院に連れて行ってくれ。

Onu hastaneye götür.

彼を病院に連れて行って。

Derhal hastaneye gitmelisin.

- すぐに病院に行く方がよい。
- すぐ病院に行った方がいいよ。

Hastaneye taksiyle gitti.

- 彼女は病院までタクシーに乗った。
- 彼女は病院までタクシーで行った。

- Babam dün hastaneye gönderildi.
- Babam dün hastaneye kaldırıldı.

父は昨日入院しました。

- Hastaneye ziyaretime gelen olmadı.
- Hastaneye beni görmeye kimse gelmedi.

入院してから、私に会いに来た人は誰もいない。

Mary çabucak hastaneye gitti.

メアリーは病院に急いだ。

Hastaneye otobüsle nasıl gidebilirim?

バスでの病院の行き方を教えてください。

Adam çocuğu hastaneye götürüyordu.

その人達は少年を病院へ運んでいた。

Annem hastaneye sabah gider.

母は午前中病院に行きます。

Beni hastaneye götürür müsün?

病院まで乗せていってくれませんか。

Hastaneye gitsen iyi olur.

入院したほうがいいです。

Onu hemen hastaneye götürdük.

- 私達は直ちに彼を病院に送った。
- 私たちはすぐに彼を病院へ連れて行った。

Jim, derhal hastaneye yatırılmalı.

ジムはすぐに入院させなければならない。

Tom, hastaneye gitmeyi reddetti.

トムは病院に行くことを拒否した。

O, helikopterle hastaneye nakledildi.

彼はヘリコプターで病院に運ばれた。

Annem sabahleyin hastaneye gider.

母は午前中病院に行きます。

Hastaneye yatırılmak zorunda mıyım?

入院する必要がありますか。

O dün hastaneye gitti.

彼は昨日病院へ行きました。

Tom'u hastaneye götürebilir misin?

トムを病院に連れて行ってくれない?

Tom'un hastaneye kaldırıldığını duydum.

- トムが入院したんだって。
- トムが入院したって聞いたよ。

Tom hastaneye yatırıldı mı?

トムは入院してたの?

Yaralı adam hastaneye taşındı.

けが人は病院へ運ばれた。

O, dün hastaneye gitti.

- 彼女は昨日、病院に行った。
- 彼女は昨日病院へ行きました。
- 昨日、彼女は入院した。

Lütfen beni hastaneye götür.

病院へ連れて行ってください。

O, bugün hastaneye gidecek.

彼は今日病院へ行くつもりだ。

Hastaneye kendim gitmek zorundaydım.

私は病院まで自分で運転せねばならなかった。

Zaman zaman hastaneye girip çıkıyordu.

何回か入退院を繰り返していました

O panzehri bulup hastaneye yetiştirmeliyiz.

抗毒液を届けなきゃ

O yerel bir hastaneye nakledildi.

彼は地元の病院に運ばれました。

Kazada yaralanan adam hastaneye götürüldü.

その事故で負傷した男は病院に運ばれた。

O hasta ve hastaneye kaldırıldı.

病気で病院に入院した。

Onu hastaneye götürmeye çalışmak boşunaydı.

彼女を病院に連れて行こうとしても無駄でした。

Hastaneye bir sürü para bağışladı.

彼はその病院に多額の寄付をした。

O hastaneye gitmek için isteklidir.

彼はしきりに病院へ行きたがっている。

Beni hastaneye götürecek kadar nazikti.

- 彼女は親切にも私を病院へ連れて行ってくれた。
- 彼女は親切にもわざわざ病院に連れて行ってくれました。

Bundan sonra, Miki hastaneye götürüldü.

この後、ミキは病院へ搬送された。

O, hastaneye götürüldüğünde kendine geldi.

彼女は病院に連れていかれた時に正気にかえった。

Hastaneye kadar bana eşlik etti.

彼女が病院までついて来てくれた。

Öğretmenimize göre o hastaneye girdi.

先生の話では彼女は入院したそうだ。

Hastaneye kadar size eşlik edeceğim.

病院へあなたと一緒に行きましょう。

Amcamla görüşmek için hastaneye gittim.

- 叔父を見舞いに病院に行った。
- 叔父さんのお見舞いで病院に行きました。

Annemi görmek için hastaneye gittim.

私は母の見舞いに病院へ行った。

Paramı bir hastaneye vasiyet edeceğim.

私は遺産を病院に贈ろう。

Ateşiniz varsa derhal hastaneye gitmelisiniz.

熱あるなら早めに病院行った方がいいよ。

On üç yolcu hastaneye kaldırıldı.

乗客13人が入院した。

O bilinçsiz olarak hastaneye götürüldü.

彼女は意識不明のまま病院に運ばれた。

Karımı görmek için hastaneye gittim.

私は妻を見舞いに病院に行った。

Tom Mary'ye hastaneye gitmesini söyledi.

トムはメアリーに病院に行くように言った。

- O, hastaneye giden bir taksiye bindi.
- O, hastaneye gitmek için bir taksiye bindi.
- O, hastaneye gitmek için bir taksi tuttu.

- 彼女は病院までタクシーに乗った。
- 彼女は病院までタクシーで行った。

Dikişe ihtiyacı vardı ama hastaneye gidemezdi.

傷口を縫う必要がありましたが 病院には絶対に行けません

Yakınlardaki bir hastaneye hayat kurtarıcı panzehirler

飛行機の残がいは 見つけられた

Ve derhal hastaneye gelmem gerektiğini söyledi.

病院にすぐ来るようにと言われました

Ağır yaralı adam hastaneye vardığında ölmüştü.

重傷を負った男性は病院に着いた時既に亡くなっていた。

Yaralılar ambulanslarla en yakın hastaneye götürüldü.

救急車はけが人を最寄りの病院に運んだ。

Tom'u pikap kamyonumun arkasında hastaneye götürdüm.

僕のピックアップトラックの荷台に乗せて、トムを病院まで連れってたんだ。

Onun sağlığını sormak için hastaneye gittim.

私は彼の安否を尋ねに病院へ行った。

Onu hastaneye göndermede hiç zaman kaybetmedik.

私達は直ちに彼を病院に送った。

Onu ziyaret etmek için hastaneye gittim.

私は彼を見舞いに病院に行った。

O, haftada bir kez hastaneye gider.

彼女は週に1回病院に行きます。

Gözlerimi kontrol ettirmek için hastaneye gittim.

私は検眼をしてもらいに病院に行きました。

O beni hastaneye götürme nezaketini gösterdi.

- 彼は親切に私を病院に連れってくれた。
- 彼はいつも親切にも私を病院に連れていってくれた。

Beni bir hastaneye götürebilir misiniz, lütfen?

病院へ連れて行ってくれませんか。

Onu hastaneye gönderirken hiç zaman kaybetmedik.

私達は直ちに彼を病院に送った。

Onu hastaneye götürmenizi rica edebilir miyim?

彼を病院まで乗せていっていただけないでしょうか。

En sonunda hastaneye götürülüp doğru panzehir verilince,

そこで病院へ行き 血清を打たれ―

Bu yüzden helikopteri çağırıp hemen hastaneye gitmeliyiz.

だからヘリを呼んで 病院へ運ぼう

Kurtarma ekibini çağırmalı ve bir hastaneye yetişmelisiniz.

救助を呼ばなきゃ 病院へ行くんだ

Eğer çocuğunuz zehir içerse, derhal hastaneye götürün.

もし子供が毒を飲んだら病院に急いで連れて行きなさい。

Kazada yaralanan yolcular en yakın hastaneye götürüldü.

事故で負傷した乗客は最寄りの病院に運ばれた。

O hastaneye gitmesi gerektiği konusunda ısrar etti.

- 彼女は病院へ行けと聞かなかった。
- 彼女は、彼は病院に行くべきだと言い張った。

O, cerrahi bir müdahale için hastaneye yatırıldı.

彼は外科手術の為入院した。

Onu acilen hastaneye götürmeliyiz, o ağır yaralı!

我々は彼をすぐに病院へ連れていかねばならない。彼は重症だ。

Yaralı, hastaneye ve ölü ise kiliseye kaldırıldı.

けがをした人は病院に、死んだ人は教会に運ばれた。

Ben yirmi yaşındayken babam felç geçirerek hastaneye kaldırıldı.

私が20歳になったばかりの頃、父が脳梗塞で入院しました。