Translation of "Geliyordu" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Geliyordu" in a sentence and their japanese translations:

Biri geliyordu!

誰かがやってきた。

Yeni ay geliyordu.

新しい月もでてきました。

Kelime "katılanlar" anlamına geliyordu.

「従者」の意味だったのである。

Benim bahanelerimi duymazdan geliyordu.

彼は僕の訴えを聞こうとしなかった。

Hanımefendi iyi bir aileden geliyordu.

その婦人は良家の出身であった。

Bazen nefret mektupları evime de geliyordu.

ときには 自宅にまで 悪意に満ちた手紙が届けられました

Onunla telefonda konuştuğumda sesi yorgun geliyordu.

- 彼と電話で話したら、疲れてるみたいだった。
- 彼と電話で話した時、疲れているようだった。

O ön kapıdan çıktığında otobüs köşeden geliyordu.

彼が玄関を出たとき、バスはちょうど角をまわってきたところだった。

- O, merdivenlerden aşağıya geliyordu.
- O merdivenlerden iniyordu.

彼女は階段を降りてきていた。

Öyle kötü dayak yiyordu ki kulaklarından kan geliyordu

夫の暴力はひどく 耳から流血するほどでした

O kadar çok duydum ki, artık klişe geliyordu bana

何度も何度も聞いた決まり文句で

Tüm aramalar doğrudan bana geliyordu. Aramalara ben yanıt veriyordum.

誰かが電話や手紙をくれたら 私が個人的に対応しました

Bu da çiftliklerde daha fazla virüs bulunması anlamına geliyordu.

多くのウイルスが混在してしまう

- Soğanları doğradığım zaman gözlerimden yaş geliyordu.
- Soğanları doğrarken gözüm yaşardı.

玉ねぎを切っていたら涙が出てきた。

Olağanüstü personel çalışmasıyla tanınması, hizmetlerinin yüksek talep görmesi anlamına geliyordu ve

卓越したスタッフの仕事に対する評判は、彼のサービスに対する需要が高いことを意味し、彼は

Soult'un kendine olan güveni ve tavrı, yakında bir subay olduğu anlamına geliyordu.

ソウルトの自信と忍耐力は、彼がすぐに将校になったということを意味しました。

- Ara sıra oğlum beni ziyarete geliyordu.
- Oğlum zaman zaman beni görmeye gelirdi.

息子がときどき私の見舞いにきてくれた。

Jean-de-Dieu Soult, güney Fransa'da küçük bir kasabadan geliyordu ve 16 yaşında

ジャン・ド・デュー・ソウルトはフランス南部の小さな町から来て、 16歳で 連隊

Ağırlıktaki büyük tasarruf, bu uzay aracının daha küçük bir roket üzerinde fırlatılabileceği anlamına geliyordu.

大幅な軽量化により、この宇宙船は1つの小さなロケットで打ち上げることができました。