Translation of "Emniyet" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Emniyet" in a sentence and their japanese translations:

Emniyet kemerlerini.

シートベルト

Emniyet kemerini bağla.

- 座席のベルトをお締めください。
- シートベルトを着けてください。

Emniyet kemerini tak, lütfen.

シートベルトを締めてください。

Lütfen emniyet kemerinizi bağlayın.

- シートベルトを着用して下さい。
- シートベルトをお締めください。
- お席のベルトをおしめ下さい。
- お座席のベルトをお締めください。

Sürücüler emniyet kemerleri takmalılar.

- 車を運転する人はシートベルトを着用すべきだ。
- 運転手はベルトを締めるべきだ。

Araba kullanırken emniyet kemerinizi bağlayın.

運転するときはシートベルトを締めなさい。

Araba sürerken emniyet kemerini bağla.

運転中はシートベルトを締めなさい。

Emniyet kemerlerini nasıl bağlayacaklarını onlara gösterdi.

彼女は座席用のベルトの締め方を彼らに教えました。

Tom her zaman emniyet kemerini takar.

トムはいつもシートベルトをはめる。

Araba kullanan insanlar emniyet kemeri takmalılar.

車を運転する人はシートベルトを着用すべきだ。

Emniyet kemeri olmasaydı şimdi hayatta olmazdım.

もし安全ベルトがなかったら、私は今日生きていないだろう。

Emniyet kemerleriniz bağlı şekilde koltuklarınızda kalın.

シート・ベルトを締めて席を離れないでください。

Sürücü bize emniyet kemerlerimizi bağlamamızıı tavsiye etti.

運転者はシートベルトをしめるように指導された。

O, emniyet kemerlerini nasıl bağlayacaklarını yolculara gösterdi.

彼女は、乗客に、シートベルトの締め方を教えた。

Kuzey Amerika'da emniyet kemerinizi bağlamamanız yasaya aykırıdır.

北アメリカではシートベルトを締めないのは法律に反する。

Emniyet kemerinizin güvenle bağlanmış olduğundan emin olun.

ご自分のシートベルトが安全にかかっているかお確かめ願います。

Eğer emniyet göz ardı edilirse, spor tehlikeli olabilir.

スポーツは安全が考慮されないと危険なものとなる。

Lütfen kalkış ve iniş sırasında emniyet kemerinizi bağlayın.

離着陸の際にはシートベルトをしめて下さい。

Bundan sonra, Mike Hiroshi'ye emniyet kemerini bağlamasını söyler.

その後でマイクは博にシートベルトを締めるように言います。

- Onlar polis.
- Onlar polis memuru.
- Onlar emniyet mensubu.

奴らはサツだよ。

Lütfen emniyet kemerlerinizi bağlayın ve kalkış için hazırlanın.

- シートベルトをお締めになり、出発のご準備をお願いいたします。
- 離陸に備え、シートベルトをお締めください。

Lütfen kalkış ve iniş sırasında emniyet kemerinizi takın.

離着陸の際にはシートベルトをしめて下さい。

Lütfen emniyet kemerinizi takınız ve sigara içmekten uzak durunuz.

座席ベルトをお絞めになり、タバコはご遠慮下さいませ。

Araba çarptığında o, emniyet kemerini takıyor olsaydı hala hayatta olurdu.

車が衝突したときシートベルトをしていたら、彼は今でも生きているだろう。

Ve sadece onu geri götüren adamları tarafından kesin bir ölümden kurtarıldı. Emniyet.

彼を連れ戻した部下による特定の死から救われました。安全性。