Translation of "Canını" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Canını" in a sentence and their japanese translations:

- Endişelenme. Onun canını yakmayacağım.
- Endişelenmeyin. Onun canını yakmayacağım.

心配しなくていいよ。彼女を傷つけるつもりはないから。

Başarısızlık onun canını sıktı.

その失敗で彼は憂鬱になった。

- Sizi ne ısırıyor?
- Canını sıkan ne?

- 何を悩んでるんだ。
- 何をかりかりしてるの。

Kendi canını tehlikeye atarak çocuğu kurtardı.

彼は命懸けでその子を救った。

O, sınavı geçmek için canını dişine taktı.

彼女は試験に合格するために、たいへんな努力をした。

Yapmak istediğim son şey Tom'un canını yakmaktır.

トムを傷つけることだけはしたくないんだ。

- Seni ne rahatsız ediyor?
- Ne canını sıkıyor?

何が心配なの?

İnsanlardan önce gelmek zorunda olmak onun canını sıkıyordu.

公衆の面前に姿を見せなければならないのが厭だった。

- Ülkesi için hayatını verdi.
- Ülkesi için canını verdi.

彼は国のために一生を捧げた。

- O can sıkıcı değil mi?
- Canını sıkmıyor mu?

うざくない?

- Meg bazen Ken'i sıkıyor.
- Meg bazen Ken'in canını sıkar.

メグはときどきケンを困らせる。

Eğer biri sana sövüp saymak isterse, bırak istediklerini desinler. Canını sıktığına değmez.

悪口言いたい奴には言いたいだけ言わせときゃいいんだよ。そんなの気にするだけ時間の無駄だって。