Translation of "Baskın" in Japanese

Hislerin baskın çıktığını söylüyor.

ほとんどの場合 感情が勝ると 報告されています

Ordumuz krallığa baskın yaptı.

我が軍はその王国を不意打ちにした。

Ama çoğu insanda, bunlar baskın değerler.

しかし 多くの人において これは 支配的な価値観というわけではありません

Ve kimliğim her an gerçekten baskın çıkar.

私のアイデンティティは いつなりと真実を踏みにじるでしょう

Hava kararınca şehirlerin nasıl baskın çıktığı açıkça görülebiliyor.

‎日が落ちると ‎街の広がりは明らかになる

Sendikanın muhafazakâr bir parti üzerinde baskın bir etkisi var.

その組合は保守党に対して支配的な影響力をもつ。

Kuzey Denizi'ndeki Alman savaş gemileri, İngiliz sahil kasabalarına çarpıp baskın düzenledi,

北海では ドイツ艦隊が英国沿岸に 一撃離脱攻撃を敢行する

Soult, dizinden vurulup yakalanana kadar Avusturya hatlarına bir dizi cesur baskın düzenledi

ソウルトは、膝 を 撃たれて 捕らえ られるまで、オーストリアの路線で一連の大胆な襲撃を主導しました