Translation of "Arabayı" in Japanese

0.019 sec.

Examples of using "Arabayı" in a sentence and their japanese translations:

- Arabayı düzenleyebiliriz.
- Arabayı elden çıkarabiliriz.

- 我々は車なしでやれる。
- 私達は車を捨てるでいいです。

Arabayı çalıştıramıyorum.

車のエンジンが、なかなかかからないんだ。

Arabayı durdur.

車を止めて。

Arabayı durdur!

車を停めなさい!

- Bu arabayı kullanabilirsin.
- Bu arabayı kullanmakta özgürsün.

自由にこの車を使ってください。

Bu arabayı kullanabilirsiniz.

君はこの車を使ってもいい。

Arabayı sırayla sürdük.

我々は交替で車を運転した。

Tom arabayı sürdü.

トムは車を運転した。

O, arabayı durdurmadı.

- 彼はその車をとめなかった。
- 彼はその車を制止しなかった。

Biz arabayı ittik.

僕たちは、その車を押した。

Ona arabayı verdi.

彼女は彼にその車をやった。

O, arabayı tasarladı.

- 彼がその車を設計した。
- 彼がその車をデザインした。

O arabayı izleyin.

あの車を追ってくれ。

Arabayı yıkamanı istiyorum.

私はあなたに車を洗ってもらいたいです。

Arabayı garaja koyun.

- 車を倉庫に入れなさい。
- 車庫に車を入れてください。
- 車はガレージに入れて。

Bu arabayı çekemeyiz.

この車をけん引することはできない。

Bu arabayı kullanabilirsin.

君はこの車を使ってもいい。

Arabayı nöbetleşe yıkadık.

私達は交代で車を洗った。

Nöbetleşe arabayı sürdük.

- 私達は交替で運転した。
- 私達はこうたいごうたいで運転した。

Ona arabayı yıkattım.

私は彼に車を洗わせた。

Arabayı tamir edeyim.

私に車を修理させてください。

Arabayı ahırda tutmayın.

納屋に自動車を置いてはいけません。

Arabayı sağa çekin.

ここで車を止めてください。

Arabayı yıkadın mı?

あなたはもう車を洗ってしまいましたか。

Bu arabayı kullanmamalısın.

あなたはこの車を使うことを許されていない。

John arabayı çalıştırdı.

ジョンは車のエンジンをかけた。

O arabayı yıkıyor.

- 彼は車を洗っているところです。
- 彼は車を洗っています。

O arabayı durdurdu.

彼は車を止めた。

Arabayı dikkatli sürmek önemlidir.

慎重に運転することが大切である。

Paula, yarın arabayı yıkayacak.

ポーラは明日車を洗うつもりです。

Frenin işlevi arabayı durdurmaktır.

ブレーキの機能は車を止めることだ。

Arabayı orada tutmak istiyorum.

そこに車をおいておきたいのだ。

Babam bana arabayı yıkattı.

父は私に車をあらわせた。

O, arabayı boşuna aldı.

彼はその車をただで手にいれた。

O, birden arabayı hızlandırdı.

突然彼は車の速度を上げた。

Arabayı alırdım ama fakirim.

- 貧乏でなければその車を買うのだが。
- 貧しくなければ車を買うのに。

Dün arabayı tamir ettim.

昨日はその車を修理したんだ。

Ken henüz arabayı yıkamadı.

健はまだ車を洗っていません。

Arabayı %10 indirimli aldım.

私はその車を10%の割引で買った。

Bu arabayı sürmek kolaydır.

この車は運転しやすいな。

Yeni arabayı eskisiyle karşılaştırdılar.

彼らは新しい車と古い車を見比べた。

Onlar arabayı sırayla sürdüler.

- 彼らは代わりばんこに運転した。
- 彼らはこうたいごうたいで運転した。

Lütfen arabayı tamir ediniz.

車の修理をお願いします。

Arabayı satın alacak mısınız?

あなたはその車を買うつもりですか。

O arabayı ne yaptın?

あなたはあの車をどう処理したのですか?

Arabayı satmaya karar verdi.

彼はその車を売る決心をした。

Arabayı tam hızda sürüyordu.

彼は全力で車を走らせていた。

- Kiralamadan önce arabayı görmek isterim.
- Kiralamadan önce arabayı görmek istiyorum.

借りる前にその車を見たいのですが。

- Bu arabayı ne zaman satın aldın?
- Bu arabayı ne zaman aldın?

この車いつ買ったの?

- Onların arabayı çaldı dedikleri adam budur.
- Arabayı çaldığı söylenen adam bu.

この人は、車を盗んだといわれている人です。

Almadan önce arabayı iyice incelemelisin.

車を買う前によく調べてみたほうがいい。

Arabayı süren adam içki içiyordu.

車を運転していた人は酒を飲んでいた。

Arabayı onarmak için ne yaptın?

車の修理に関してどうしましたか。

O, arabayı kullanırken sürücüyle konuşmayın.

運転中にドライバーに話し掛けてはいけません。

Adam arabayı çaldığını inkar etti.

その男は車を盗んだことを否定した。

Arabayı süren genç adam sarhoştu.

その車を運転していた若者は、酔っていた。

Arabayı kullanma izni ona verildi.

その車の使用許可が彼女に与えられた。

Fakir olmasam o arabayı alırım.

- 貧乏でなければその車を買うのだが。
- 貧しくなければ車を買うのに。

Arabayı sırayla itmek zorunda kaldılar.

彼らはかわるがわる車を押さなければならなかった。

O, arabayı lamba direğine çarptı.

彼は車を電柱にぶつけた。

O her hafta arabayı yıkar.

- 彼は毎週車を洗います。
- 彼は毎週洗車している。

Arabayı ne zaman iade etmeliyim?

- 車はいつ返したらいいでしょうか。
- 車はいつかえしたらよろしいでしょうか。

Baba bana arabayı yıkamamı söyledi.

父は私に車を洗うように言いました。

O, arabayı almayı planlıyor musunuz?

あの車を買うつもりですか。

Arabayı yıkayan adam Bay Jones'tur.

車を洗っているのはジョーンズさんです。

Yakında arabayı hiç tamir ettirmedi.

彼は車をまたたく間に直させた。

Hangi arabayı alacağıma karar veremiyorum.

私はどの車を買うか決めあぐねています。

Arabayı benim sürmemi ister misin?

私が運転しましょうか?

O arabayı satın alacak mısın?

- あの車を買うつもりですか。
- その車を買うつもりなの?

Ona arabayı kullanma izni verildi.

その車の使用許可が彼女に与えられた。

Lütfen arabayı daha yavaş sür.

もっとゆっくり車を走らせてください。

Ben şu arabayı satın aldım.

- 私はその車を買った。
- 私はあの車を買った。

Ben az önce arabayı yıkadım.

私はちょうど車を洗ったところです。

Osaka'ya giderken arabayı nöbetleşe sürdük.

私たちは大阪まで交替で運転した。

Biri onun arabayı yıkadığını gördü.

彼が車を洗うのが見られました。

Arabayı bu sokağa park etmemelisin.

- この通りに車を駐車させてはいけない。
- あなたはこの通りに駐車させてはいけない。

O, olağanüstü gücüyle arabayı kaldırdı.

彼は驚異的な力で自動車を持ち上げた。

Arabayı bu caddeye park etmemelisiniz.

この通りに車を駐車させてはいけない。

Biz arabayı 12,000 dolara aldık.

私達はその自動車を12、000ドルで買った。

O, arabayı yıkamak zorunda değil.

彼はその車を洗う必要はない。

Arabayı yıkayan çocuk benim erkek kardeşimdir.

車を洗っている少年は私の弟です。

Bir arabayı nasıl süreceğini sana öğreteceğim.

- 君に自動車の運転法を教えてあげよう。
- 君に車の運転の仕方を教えてあげるよ。

Başka bir sorun arabayı nerede durduracağım.

もう1つの問題はどこで車を止めるかです。

Niçin öylesine eski bir arabayı istiyorsun?

どうしてそんなに古い車がほしいのですか。

Arabayı sürmeyi bir süre devralabilir misin?

ちょっと運転を代わってくれないか。

Arabayı saatte seksen kilometre hızla sürdü.

彼は時速80キロで車を運転した。

O arabayı almak için yeterince zengin.

彼はその車を買うのに十分なくらい金持ちです。

Sana az önce aldığım arabayı göstereceğim.

- 私が買ったばかりの車を君に見せるよ。
- 買ったばかりの車を君に見せてあげるよ。
- 買ったばっかの車、見せてあげるよ。

Bu, onların arabayı çaldığını söylediği kişi.

この人は、車を盗んだといわれている人です。

O bir arabayı nasıl süreceğini öğreniyor.

- 彼は車の運転の仕方を習っている。
- 彼は車の運転を習っています。

Böyle eski bir arabayı niçin istiyorsun?

どうしてそんなに古い車がほしいのですか。

Arabayı alırsan kendine çok zaman ayıracaksın.

車を利用すれば時間をかなり節約できます。

Polis arabayı durdurmak için ıslık çaldı.

警官はその車が止まるように笛を吹いた。

Tom ve Mary arabayı sırayla sürerler.

- トムとメアリーはこうたいごうたいで運転したよ。
- トムとメアリーは代わりばんこに車を運転した。

Bir polis memuru arabayı durdurmamı söyledi.

警官が私に車を停めるように命令した。

Onun yerine, arabayı iade edebilir miyim?

そのかわりに車を返してもいいですか。

Arabayı tamir ederek üç saat geçirdim.

私はその車を修理するのに3時間かかった。

O, bütün gücüyle durmuş arabayı itti.

彼はエンストの車を力一杯押した。