Translation of "önlemek" in Japanese

0.008 sec.

Examples of using "önlemek" in a sentence and their japanese translations:

Başkalarının benzer şekillerde davranmasını önlemek

あなたのような過ちを 人々が犯さないようにし

Polis kan dökülmesini önlemek istedi.

警察は流血を避けたかった。

Gelecekte bu sorunu önlemek istiyorum.

今後はこの問題を避けたいと思います。

- Hava kirliliğini önlemek için önlemler almalıyız.
- Hava kirliliğini önlemek için tedbirler almak zorundayız.
- Hava kirliliğini önlemek için adımlar atmak zorundayız.

大気汚染を防止するため何か手段をとらなければならない。

Soğuk algınlığını önlemek için pencereyi kapat.

風邪をひくといけないから窓を閉めて下さい。

Onu önlemek için güçlü önlemler aldık.

私たちはそれを防止する強硬な対策を講じた。

Kötü şansları önlemek için tuz serpiyoruz.

縁起に塩をまいて清める。

Böyle bir kazanın yeniden olmasını önlemek zorundayız.

私たちはこのような事故の再発を防止しなければならない。

Çikolata LDL oksitlenmeyi önlemek için hareket eder.

チョコレートにはLDLの酸化を防止する力がある。

Karışıklığı önlemek için, takımlar farklı renkler giydi.

混同しないように、両チームは色の違う服を着ていた。

Yanlış anlamaları önlemek için sözleşmeyi tekrar incelediler.

誤解を避けるために、彼らはもう一度契約書を検討した。

Egzersiz yapmadan önce yaralanmayı önlemek için gerinirim.

怪我を防ぐために、運動前にはストレッチをしています。

Bunun yaşanmasını önlemek için bu katı yasaları koyduk.

これを防ぐために 厳しい法律を制定したのです

Hastalığın hızlıca yayılmasını önlemek kolay bir görev değildi.

その病気が急速に広がるのを防ぐのは容易な事ではなかった。

Bilgisayar suçları önlemek için yasalar ABD'de yürürlüğe girdi.

アメリカにおいてコンピューター犯罪を防止する法律が制定された。

Bölgenin sanayileşmesi çevresel tahribatı önlemek için çok dikkatli yapılmalıdır.

その地域の工業化は環境破壊を避けるため慎重に進められなければならない。

O bayıldı ve düşmesini önlemek için onu tutmak zorundaydım.

彼女が気を失ったので、私は彼女が倒れないように支えなければならなかった。

Biz trafik kazalarını önlemek için gerekli önlemleri almamız gerekir.

交通事故の防止対策を講じなければならない。

Onlar yıkıcı kayıpları önlemek için küresel önlemlerin güçlendirilmesinin önemini doğruladılar.

壊滅的な被害を防ぐために世界的な警戒を強化していく重要性を確認した。

Eğer kolesterolü önlemek istiyorsanız yanında yağ olmadan yağsız et yiyin.

コレステロールをためたくなかったら、脂肪のない赤身の肉を食べるのがよい。

Jeff ve Mia boşanmayı önlemek için son bir çaba sarf ediyorlar.

ジェフとミアは何とか離婚だけは避けようと必死になっている。

Önemli olan gündelik hayatta migrenin tetiklenmesini önlemek; başladıktan sonra onunla mücadele etmek değil.

偏頭痛がおこったときに対処するだけではなく、普段の生活のなかで、偏頭痛をなるべく防いでいくのも大事なことです。

Milattan önce 508 yılında , Atina hükümdarı Kleistenes bir tiran görünümünü önlemek için sürgün kurdu.

紀元前508年にアテネの指導者となったクレイステネスは、僭主の出現を防止するために陶片追放の制度を始めた。