Translation of "Okuduğu" in Italian

0.013 sec.

Examples of using "Okuduğu" in a sentence and their italian translations:

Tom'un okuduğu tek kitap İncil'dir.

- L'unico libro che Tom legge è la Bibbia.
- Il solo libro che Tom legge è la Bibbia.

Tom Mary'ye Web'te okuduğu her şeye inanmamasını tavsiye etti.

- Tom ha consigliato a Mary di non credere a tutto ciò che legge sul Web.
- Tom ha consigliato a Mary di non credere a tutto quello che legge sul Web.

Alice nehir kıyısında kız kardeşinin yanında oturmaktan sıkılmaya başlamıştı ve yapacak da bir şeyi olmadığından bir iki kez kız kardeşinin okuduğu kitaba çaktırmadan bakıverdi fakat kitapta resim ya da diyalog yoktu, Alice de "resimsiz ve diyalogsuz bir kitap ne işe yarar" diye kendi kendine düşündü.

Alice cominciava a diventare molto stanca di stare seduta accanto a sua sorella sulla sponda e di non avere nulla da fare: una volta o due aveva gettato uno sguardo sul libro che stava leggendo sua sorella, ma non conteneva alcuna immagine o conversazione, "e a cosa serve un libro," pensò Alice, "senza immagini o conversazioni?"