Translation of "Veriyor" in Hungarian

(Seyirci cevap veriyor)

(A közönség felel)

Söz veriyor musun?

- Megígéri?
- Megígéred?

Tom oy veriyor.

Tom szavaz.

Tom aşırı tepki veriyor.

Tom túlreagálja.

İris göze rengini veriyor.

A szivárványhártya adja a szem színét.

Tom'a oy veriyor olacağım.

- Tomra adom majd a szavazatomat.
- Tomra fogok szavazni.

Tom dostluğunuza değer veriyor.

Tominak sokat számít a barátságod.

Onlara dijital teknoloji dersi veriyor,

aki a digitális technológiáról és

Köpek John adına karşılık veriyor.

A kutya a John névre hallgat.

Tom üçüncü sınıfta ders veriyor.

Tom tanítja a harmadik osztályt.

Babam tüm maaşını anneme veriyor.

Apa a teljes fizetését Anyának adja.

Baba tüm maaşını anneye veriyor.

Apa a teljes fizetését Anyának adja.

- Ağaçlar filizleniyor.
- Ağaçlar sürgün veriyor.

Rügyeznek a fák.

Bu bana bir fikir veriyor.

Ettől támadt egy ötletem.

Tom tedaviye iyi yanıt veriyor.

Tom szervezete jól reagál a kezelésekre.

Tom başı ile selam veriyor.

Tom bólogat.

O bize tarih dersi veriyor.

Történelmet tanít nekünk.

O, profesöre oldukça değer veriyor.

Nagyra becsüli a professzort.

Ama hislere çok fazla tepki veriyor.

mégis erőteljesen érzékeny rájuk.

Ve yazın çeşit çeşit meyve veriyor.

aztán nyáron roskadozik a különféle gyümölcsöktől.

Erkekler şu iki tepkiden birini veriyor.

A férfiaknak kétféle válaszuk van:

Kişiye iç gözlemini yapma imkanı veriyor,

lehetőséget kapnak arra, hogy magukba nézzenek,

Soru sadece bir yoruma izin veriyor.

- A kérdés csak egyetlen értelmezést enged meg.
- A kérdésnek csak egyetlen értelmezése lehetséges.

Bayan Thomas bize tarih dersi veriyor.

Thomas kisasszony tanítja nekünk a történelmet.

Tom gelecek cumartesi bir parti veriyor.

Tom bulit tart következő szombaton.

Tom yeni tedaviye iyi yanıt veriyor.

Tom jól reagál az új kezelésre.

Neyin saldırgan olduğuna kim karar veriyor?

Kinek van joga eldönteni, hogy mi számít sértőnek?

- Sana kim öğretiyor?
- Sana kim ders veriyor?

Ki tanít téged?

- Hareket ettirmek acı veriyor.
- Hareket ettirince acıyor.

Fáj, ha mozognom kell.

Kimseye bir şey söylememeye söz veriyor musun?

Megígéred, hogy nem mondasz senkinek semmit?

Bana, elektrik tüketimimin benim kontrolümde olduğu duygusunu veriyor.

Úgy éreztem, tőlem függ az energiafogyasztásom.

Bir pandemiyi kontrol etmeye yardımcı olma vaadini veriyor.

a világjárvány megfékezésének ígéretével kecsegtet.

Yumurtalara sifonuyla oksijen veriyor, onlara göz kulak oluyordu.

Tölcsérjével oxigénnel látta el a petéket, gondoskodott róluk.

Gemi ile seyahat etmek bize büyük zevk veriyor.

Hajóval utazni nagy öröm számunkra.

Maria sonuçları unutarak her zaman aceleci kararlar veriyor.

Mária mindig elhamarkodott döntéseket hoz, figyelmen kívül hagyva a következményeket.

Aynı zamanda onları ele veriyor. Çoğu av hüsranla sonlanıyor.

De láthatóvá is tesz. A legtöbb roham kudarcba fullad.

Finansal kaynağı düşük olan okullar kalitesiz araç gereçle eğitim veriyor,

A kevesebből gazdálkodó iskolák rosszabb minőségű felszereléssel,

Bu bize bir çok yaşama alanı ve laboratuvar sahası veriyor

Nagy életteret biztosít, és nagy teret a munkához,

Bu yüzden kilo veriyor ve muazzam bir güç kaybına uğruyor.

Csökkent a súlya, és rengeteget veszített az erejéből is.

- Tom bizi dava ediyor.
- Tom bize dava açıyor.
- Tom bizi mahkemeye veriyor.

Tom beperel bennünket.