Translation of "Söylemeye" in Hungarian

0.005 sec.

Examples of using "Söylemeye" in a sentence and their hungarian translations:

Söylemeye gerek yok.

Ezt mondani se kell!

Şarkı söylemeye başlayın.

Kezdj el énekelni!

Herkese söylemeye gideceğim.

- Megyek, és elmondom mindenkinek.
- Elmondom mindenkinek.
- El fogom mondani mindenkinek.

Diğerlerine söylemeye gideceğim.

Megyek, elmondom a többieknek.

Şarkı söylemeye başladı.

Énekelni kezdett.

İstediğini söylemeye özgürsün.

Mondj csak, amit akarsz.

Ne söylemeye çalıştığını anlayamıyorum.

Nem értem, mit próbál mondani.

Şarkı söylemeye devam et.

Énekelj tovább!

Tom ebeveynlerine söylemeye korkuyordu.

Tom félt ezt elmondani a szüleinek.

Biz şarkı söylemeye başladık.

Énekelni kezdtünk.

Ne söylemeye çalıştığını anlamıyorum.

Nem értem, mit akarsz mondani.

O şarkı söylemeye başladı.

- Elkezdett énekelni.
- Énekelni kezdett.

Şarkı söylemeye devam ettim.

- Folytattam az éneklést.
- Tovább énekeltem.

Ona söylemeye cesaret edemiyorum.

Nem merek hozzászólni.

Ne söylemeye çalıştığını anlıyorum.

Értem, hogy mit próbálsz elmondani.

Tom şarkı söylemeye başladı.

Tamás énekelni kezdett.

Onlara söylemeye korkuyor musun?

Félsz elmondani neki?

Tom gerçeği söylemeye korkuyordu.

Tom félt megmondani az igazságot.

Sana söylemeye çalıştığım bu.

Azt próbálom neked elmondani.

İşin bitmemiş olduğunu söylemeye utanıyorum.

Szégyellem megmondani, hogy a munka nincs befejezve.

Ben yalan söylemeye mecbur kaldım.

Hazudni kényszerültem.

Tom'a söylemeye gerek olmadığını anlıyorum.

Szerintem nem kell Tominak elmondani.

Daha fazla söylemeye gerek yok.

Többet nem is kell mondani.

Onu sevdiğimi ona söylemeye karar verdim.

Elhatároztam, hogy elmondom neki, hogy szeretem őt.

Ona onu sevdiğimi söylemeye karar verdim.

Eldöntöttem, hogy elmondom neki, hogy szeretem.

Birkaç kişi gerçeği söylemeye cesaret etti.

Csak kevesen merik elmondani az igazságot.

Onu bana söylemeye nasıl cesaret edersin!

Hogy mered ezt mondani nekem!

Söylemeye çalıştığım şey iki tür zihniyet vardır.

Két teljesen eltérő szemléletmódot próbálok leírni.

Ona böyle bir şey söylemeye cesaret edemiyorum.

Nem merek neki ilyet mondani.

Daha fazla bir şey söylemeye gerek yok.

Mást már nem is kell mondani.

Boksörün beyninin hangisi olduğunu tekrar söylemeye gerek yok.

Rendben, most sem kell, hogy megmutassam, melyik a bokszoló agya.

Onun ne söylemeye çalıştığını anlamak bir süremi aldı.

- Szükségem van egy kis időre, hogy felfogjam, mit is akart mondani.
- Időbe telt, hogy megértsem, mit próbált mondani.

Sağlığın servetten daha önemli olduğunu söylemeye gerek yok.

Magától értetődő, hogy az egészség fontosabb, mint a gazdagság.

Kötü bir ruh hali içinde olduğumda, şarkı söylemeye başlarım.

Ha rossz a kedvem, elkezdek énekelni.

Sana söylemeye çalıştığım şeyi anlama sorunu yaşıyor gibi görünüyorsun.

Úgy látszik, nehezedre esik megérteni, amit próbálok neked elmondani.

Size ne kadar büyük bir esin kaynağı olduğunuzu söylemeye başlıyorlar.

Mondogatni kezdik, mennyire inspirálók vagyunk.

Tom Mary'ye önemli bir şey söylemeye çalışıyordu fakat o dinlemiyordu.

Tom valami fontosat próbált volna mondani Mary-nek, de ő nem figyelt.

Tom ne kadar zengin olursa olsun herkese yalan söylemeye devam ediyor.

Tom mindenkinek elmondja, hogy milyen gazdag.

Ne yapmam ya da yapmamam gerektiğini bana söylemeye nasıl cüret edersin!

Mégis mit képzelsz te, hogy megmondd nekem, mit tegyek!?

- Kimse bir şey söylemeye cesaret edemedi.
- Kimse ağzını açmaya cesaret edemedi.

Senki sem mert szólni egy szót se.

- Bir şeye ihtiyacınız olursa bana söylemeye çekinmeyin.
- Bir şeye ihtiyacın olursa bana söylemekten çekinme.

Ne habozz szólni, ha kell valami.

- Ne demeye çalıştığınızı bilmiyorum.
- Ne söylemeye çalıştığınızı bilmiyorum.
- Bilmiyorum ne söylüyorsunuz.
- Ne söylüyorsunuz bilmiyorum.

Nem tudom, hogy mit próbálsz mondani.

- Sigara içmenin sağlık için zararlı olduğu apaçık.
- Sigara içmenin sağlık için zararlı olduğunu söylemeye gerek yok.

- Mondanom se kell, hogy a dohányzás káros az egészségre.
- Magától értetődő, hogy a dohányzás árt az egészségnek.