Translation of "Yasal" in German

0.005 sec.

Examples of using "Yasal" in a sentence and their german translations:

Yasal mı?

Ist das legal?

Bu yasal mı?

- Ist das legal?
- Ist das rechtens?

O tamamen yasal.

- Es ist vollkommen legal.
- Das ist vollkommen legal.

O yasal mı?

- Ist das überhaupt legal?
- Ist das eigentlich legal?

Yasal haklarımı biliyorum.

Ich kenne meine Rechte.

Yaptığımız şey tamamen yasal.

Was wir tun, ist völlig legal.

Bu yasal belgeleri anlamıyorum.

Ich verstehe diese Rechtstexte nicht.

Kocasını yasal olarak boşadı.

Sie hat sich von ihrem Mann formell scheiden lassen.

Başka bir yasal tehdit aldık.

kam eine weitere rechtliche Drohung.

Dünden beri yasal olarak emekliyim.

Ich bin seit gestern offiziell Rentner.

Yasal yardım için avukata gittim.

Ich ging zum Rechtsanwalt, um juristischen Beistand zu erbitten.

Yasal olmayan hiçbir şey yapmadım.

- Ich habe nichts Illegales getan.
- Ich habe nichts Rechtswidriges getan.

Bu bir yasal gri alan.

Das ist eine Grauzone.

Esrarın yasal olması gerekir mi?

Sollte man Cannabis legalisieren?

Tom bu arazinin yasal sahibidir.

Tom ist der rechtmäßige Besitzer dieses Grundstücks.

Yaptığın şeyin yasal olduğunu sanmıyorum.

Was du tust ist, glaube ich, nicht legal.

Orada araba park etmek yasal değildir.

Es ist illegal, dort sein Auto abzustellen.

Eş cinsel evliliği yasal olmalı mı?

Sollte das Gesetz gleichgeschlechtliche Ehen erlauben?

Arabanızı burada park etmeniz yasal değil.

Es ist illegal, hier zu parken.

Avustralya'da yasal evlilik yaşı 18'dir.

Das gesetzliche Heiratsalter beträgt in Australien achtzehn Jahre.

Burada suyu boşa harcamak yasal değildir.

Es ist hier verboten, Wasser zu verschwenden.

Halkın yasal bir duruş sergileme hakkı yok.

kann die Allgemeinheit nicht dagegen vorgehen.

Avukat müvekkilinin yasal yollara başvurmasını tavsiye etti.

Der Rechtsanwalt empfahl seinem Mandanten, rechtliche Schritte einzuleiten.

Ben sadece yasal olarak benim olanı istiyorum.

Ich will nur, was mir rechtmäßig zusteht.

Tek istediğim yasal olan benim olan şey..

Ich will nur, was mir rechtmäßig zusteht.

Küçük bir çocuğa sigara satmak yasal değil.

Es ist verboten, Zigaretten an Minderjährige zu verkaufen.

O dönemde, haksız HIV ilacı patentlerine yasal olarak

Damals starben so viele Menschen,

Vahşi hayvanları evcil hayvanlar olarak tutmak yasal değil.

Es ist nicht legal, sich wilde Tiere als Haustiere zu halten.

Hammurabi kanunu dünyanın en eski yasal kanunlarından biridir.

Der Kodex Hammurabi ist eines der ältesten Gesetzbücher der Welt.

Japonya'da insanlar yirmi yaşında yasal olarak yetişkin olurlar.

In Japan ist man mit zwanzig Jahren vor dem Gesetz erwachsen.

- Biz hukukun gözünde eşitiz.
- Biz yasal olarak eşitiz.

In den Augen des Gesetzes sind wir alle gleich.

- Bir şey sadece yasal olduğundan dolayı etik olduğu anlamına gelmez.
- Bir şeyin yasal olması, onun etik olduğu anlamına gelmez.

Nur weil etwas legal ist, muss es noch lange nicht von guter Sitte sein.

Yasal belgelerde, zor kelime ve ifadeler sık ​​sık kullanılır.

In Gesetzestexten werden häufig schwierige Wörter und Ausdrücke verwendet.

Japonya'da, insanlar yirmi yaşına girdiklerinde yasal olarak yetişkin olurlar.

In Japan ist man mit zwanzig Jahren vor dem Gesetz erwachsen.

- Yasa dışı bir şey yapmadım.
- Yasal olmayan hiçbir şey yapmadım.

Ich habe nichts Unrechtmäßiges getan.

Mary ve Alice yasal olarak evli aynı cinsten bir çift.

Mary und Alice sind ein rechtmäßig verheiratetes gleichgeschlechtliches Paar.

Amerika'da güvenlik güçlerinin bilgi almak için işkence yapması yasal değildir.

In den Vereinigten Staaten ist es den Vollzugsbehörden verboten, Folter zur Gewinnung von Informationen einzusetzen.

- Bu yasal değil, hatta tehlikeli.
- Sadece yasadışı değil, aynı zamanda tehlikeli.

Das ist nicht nur rechtswidrig, sondern auch noch gefährlich.

Bir kira sözleşmesi, ev sahibi ve kiracıları arasında yasal olarak bağlayıcı bir belgedir.

Ein Mietvertrag ist ein rechtlich bindendes Dokument zwischen Vermieter und Mieter.

Eşcinsel evlilik, dün itibarıyla İrlanda da dahil olmak üzere dünya çapında yirmi ülkede artık yasal.

Die gleichgeschlechtliche Ehe ist jetzt weltweit in zwanzig Ländern erlaubt, seit gestern auch in Irland.