Translation of "Teneke" in German

Bu teneke kutu sızdırıyor.

- Die Kanne leckt.
- Die Kanne ist undicht.

Teneke kutuyu açacak bir şeyim yok.

Ich hab nichts, um die Dose zu öffnen.

Tom teneke çatıdaki yağmurun sesini duyuyordu.

Tom hörte das Geräusch des Regens auf dem Blechdach.

Lütfen bir teneke bira daha alabilir miyim?

Könnte ich noch eine Dose Bier bekommen?

Her yere dağılmış boş teneke kutular vardı.

- Überall waren leere Dosen verstreut.
- Überall lagen leere Dosen umher.

Teneke kutu içinde altı tane balık var.

- In der Konservendose sind sechs Fische.
- Es sind sechs Fische in der Dose.

Fakat maymun geri geldiğinde, teneke bardak her zaman boştu.

Aber als der Affe zurückkam, war die Blechtasse immer leer.

355 mililitrelik standart bir teneke kola 39 gram şeker içerir.

Eine handelsübliche 355-ml-Dose Cola enthält 39 Gramm Zucker.

Tom teneke kutuların birini aldı, onu açtı ve bir yudum aldı.

Tom nahm eine der Getränkedosen, öffnete sie und trank einen Schluck.

Teneke açacakları ve makaslar gibi çoğu eşyalar sağ elini kullananlar için yapılmıştır.

Die meisten Gebrauchsgegenstände, wie zum Beispiel Dosenöffner oder Scheren, sind für Rechtshänder gemacht.

- O boş bir tenekeyle futbol oynuyordu.
- Boş bir teneke kutu ile futbol oynuyordu.

Er hat mit einer leeren Büchse Fußball gespielt.

- Rio de Janeiro'da nüfusun % 20'si teneke mahallelerde yaşıyor.
- Rio de Janeiro'da nüfusun % 20'si favelalarda yaşıyor.

In Rio de Janeiros leben zwanzig Prozent der Bevölkerung in Elendsvierteln.