Translation of "Kasım" in German

0.006 sec.

Examples of using "Kasım" in a sentence and their german translations:

Seçim kasım ayındaydı.

Die Wahl war im November.

Kasım ayında evleniyorum.

Im November werde ich heiraten.

Kasım ayına hazır mısın?

Bereit für November?

Doğum günüm 10 Kasım.

Ich habe am 10. November Geburtstag.

Kasım için hazır mısın?

Bereit für November?

Tokyo'da soğuk mevsim kasım ortasında başlar.

In Tokio beginnt die kalte Jahreszeit Mitte November.

18 Kasım 1903 tarihinde anlaşma imzalandı

Der Vertrag wurde am 18. November 1903 unterzeichnet.

Ben, 22 Kasım 1948'de doğdum.

Ich bin am 22. November 1948 geboren.

Amerikalılar, 2 Kasım 2004 tarihinde oy kullandı.

Die Amerikaner wählten am 2. November 2004.

- 14 Kasım, Dünya Diyabet Günüdür.
- Dünya Diyabet Günü 14 Kasım'dadır.

- Am 14. November ist Weltdiabetestag.
- Am vierzehnten November ist Weltdiabetestag.

Ben yirmi iki kasım bin dokuz yüz kırk sekizde doğdum.

Ich wurde am 22. November 1948 geboren.

Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık.

Januar, Februar, März, April, Mai, Juni, Juli, August, September, Oktober, November, Dezember.

Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık yılın on iki ayıdır.

Januar, Februar, März, April, Mai, Juni, Juli, August, September, Oktober, November und Dezember sind die zwölf Monate eines Jahres.

- 27 Kasım günü gece yatağıma gittiğimde kör kedimi kucağıma aldım ve ona şunu dedim. "Bu dünyada seninle ben yalnız kaldık." Ama iki gün sonra kör kedim öldü ve yapayalnız kaldım.
- 27 Kasım akşamı yatmaya gittiğimde kör kedimi kucağıma aldım ve ona "Sen ve ben bu dünyada yalnız kaldık." dedim. Ama iki gün sonra kör kedim öldü ve ben yapayalnız kaldım.

Als ich am 27. November abends zu Bett ging, nahm ich meine blinde Katze in den Arm und sagte zu ihr: „Du und ich, wir sind allein auf dieser Welt.“ Doch zwei Tage später ist meine blinde Katze gestorben, und ich bin ganz und gar allein geblieben.

27 Kasım günü gece yatağıma gittiğimde kör kedimi kucağıma aldım ve ona şunu dedim. "Bu dünyada seninle ben yalnız kaldık." Ama iki gün sonra kör kedim öldü ve yapayalnız kaldım.

Als ich am 27. November abends zu Bett ging, nahm ich meine blinde Katze in den Arm und sagte zu ihr: „Du und ich, wir sind allein auf dieser Welt.“ Doch zwei Tage später ist meine blinde Katze gestorben, und ich bin ganz und gar allein geblieben.