Translation of "Elbisesinin" in German

Elbisesinin yırtıktı.

Ihr Kleid war zerrissen.

Yeni elbisesinin içinde çok güzel görünüyordu.

Sie sah in ihrem neuen Kleid sehr schön aus.

O, takım elbisesinin içinde dikkat çekiciydi.

Er fiel auf mit seinem Anzug.

Yeni elbisesinin içinde ne kadar hoş duruyor.

Wie gut sie doch in ihrem neuen Kleid aussieht!

Mary Tom'dan elbisesinin fermuarını kapamasını rica etti.

- Maria bat Tom, ihr den Reißverschluss ihres Kleides zuzumachen.
- Mary hat Tom darum gebeten, den Reißverschluss ihres Kleides zu schließen.

Tom, Mary'nin bütün elbisesinin üzerine kahve döktü.

Tom hat Maria aus Versehen Kaffee über das Kleid geschüttet.

Tom Mary'nin elbisesinin etkinlik için uygun olmadığını düşündü.

Tom fand Marias Kleid für den Anlass unangemessen.

Onun elbisesinin ve ayakkabısının renkleri birlikte iyi gidiyor.

Die Farben ihres Kleides und ihrer Schuhe passen gut zusammen.

Tom, Mary'nin beyaz elbisesinin her yerine kırmızı şarap döktü.

Tom verschüttete Rotwein über Marias weißes Kleid.