Translation of "Döktü" in Spanish

Tom sütü döktü.

Tom derramó la leche.

Tom kahvesini döktü.

Tom vertió su café.

Düşüncelerini kağıda döktü.

Ella traspasó sus pensamientos al papel.

Tom içkisini döktü.

Tom derramó su bebida.

Tom gözyaşı döktü.

Tom lloró.

O bana dil döktü.

Él me presionó.

Kahveyi masanın üzerine döktü.

Ella vertió el café sobre la mesa.

Hikayeyi dinlerken gözyaşı döktü.

Ella lloraba al oír la historia.

Onun boynunda isilik döktü.

Una erupción reventó en su cuello.

Tom kendisine biraz süt döktü.

Tom se sirvió algo de leche.

Kendi üzerine soğuk su döktü.

Él se tiró agua helada.

Tom fincana sıcak su döktü.

Tom echó agua caliente en la taza.

Tom içkisini Mary'nin üstüne döktü.

Tom volcó su bebida sobre Mary.

Tom masanın üzerine mürekkep döktü.

Tom volcó la tinta sobre el escritorio.

O yanlışlıkla kahvesine tuz döktü.

Por error puso sal en su café.

Kız babası öldüğünde biraz gözyaşı döktü.

La chica derramó algunas lágrimas cuando su padre murió.

O, içkisini tüm elbisemin üzerine döktü.

Ella derramó su bebida en todo mi vestido.

Tom tekrar bir şey döktü mü?

¿Derramó Tom algo de nuevo?

Onun ölümü üzerine timsah gözyaşları döktü.

Ella derramó lágrimas falsas sobre su muerte.

Tom klavyesinin üzerine bir fincan kahve döktü.

Tom derramó una taza de café sobre todo su teclado.

Çocuk mürekkebi döktü ama böyle olsun istemedi.

El niño derramó la tinta, pero no fue a propósito.

Sadece heyecan olsun diye masum kanı döktü.

Él derramó sangre inocente solo por diversión.

Komşunun kedisi süt fincanını zemin karoları üzerine döktü.

El gato del vecino derramó su taza de leche sobre las baldosas.

Emirleri yazıya döktü, raporları dosyaladı ve istihbaratı topladı. düşman kuvvetleri…

transcribían órdenes, archivaban informes y recopilaban inteligencia sobre fuerzas enemigas…

Ütü ısınırken Mary buhar yapmak için hazneye damıtılmış su döktü.

Mientras la plancha se calentaba, María vertió agua destilada en el tanque para hacer vapor.