Translation of "Dindar" in German

0.007 sec.

Examples of using "Dindar" in a sentence and their german translations:

O çok dindar.

Sie ist sehr religiös.

Sen dindar mısın?

Bist du religiös?

Ben dindar değilim.

Ich bin nicht religiös.

İnkalar dindar insanlardı.

Die Inka waren ein religiöses Volk.

İnkalar dindar milletti.

Die Inka waren ein religiöses Volk.

Tom çok dindar.

Tom ist sehr fromm.

O dindar bir Katolik.

Er ist ein ergebener Katholik.

Tom çok dindar değil.

Tom ist nicht allzu religiös.

Ben çok dindar değilim.

Ich bin nicht sehr religiös.

Ben gerçekten dindar değilim.

Ich bin nicht sehr religiös.

Gerçekten çok dindar değilim.

Ich bin nicht allzu religiös.

Büyükannem dindar olduğumu düşünüyor.

Meine Oma denkt, dass ich religiös bin.

Siz dindar bir kişi misiniz?

- Bist du ein religiöser Mensch?
- Sind Sie ein religiöser Mensch?

Tom dindar bir insan değil.

Tom ist kein religiöser Mensch.

Tom çok dindar gibi gözükmüyor.

Tom scheint nicht sonderlich religiös zu sein.

Tom'un annesi dindar bir katolik.

Toms Mutter ist fromme Katholikin.

Tom'un annesi dindar bir Katolikti.

Toms Mutter war eine fromme Katholikin.

O çok dindar bir kadın.

Sie ist eine sehr religiöse Frau.

- Tom çok dindardır.
- Tom çok dindar.

Tom ist sehr religiös.

Tom çok dindar bir ailede büyüdü.

Tom ist in einer sehr religiösen Familie aufgewachsen.

Joaquim'in dindar olduğu söylenir ama o Rab'bin duasını zorlukla biliyor.

Man hält Joachim für religiös, dabei kann er kaum das Vaterunser.

Ben hiç dindar değilim ama Latince Rabbin Duası'nı dinlemek beni ürpertir.

Ich war nie religiös, aber das Vaterunser auf Latein zu hören macht mich schaudern.

On binlerce insan soğuk ve yağmura rağmen Paskalya kutlamasında Papa Francis ile Dindar Kütleye katılmak için pazar sabahı Aziz Petrus Meydanında toplandı.

Zehntausende hatten sich am Sonntagmorgen trotz der Kälte und des Regens auf dem Petersplatz versammelt, um mit Papst Franziskus die Ostermesse zu feiern.