Translation of "Yani" in German

0.014 sec.

Examples of using "Yani" in a sentence and their german translations:

Yani cesedi.

zu überführen.

Yani Uşakta

Also in Uşak

yani yalan

also lüge

yani kuyruk

also Schwanz

yani kayboluyor

so verschwindet es

yani konuşuyorlar

also reden sie

yani sadece kuzeye, yani sola ya da güneye, yani sağa gidebiliriz.

Wir können nach links Richtung Norden oder nach rechts Richtung Süden gehen.

Yani, bankacılık bu!

So ist es doch im Bankgeschäft!

Mecazi kalbe yani.

quasi auf das metaphorische Herz.

yani bunu değiştirebiliriz.

also können wir sie auch ändern.

yani acele etmeliyiz.

also müssen wir uns beeilen.

Yani, sorun bu.

Und das ist das Problem.

yani benzer zekâya,

und untersuchte Kinder mit ähnlicher Intelligenz

yani yarasa adam

also Fledermausmann

yani fikir değiştirmiyor

es ändert also nichts an der Meinung

yani yazıklar olsun

so schade um dich

öyle mi yani?

ist das so?

yani diyorlar ki

so sagen sie

Yani aslında battı

Also sank es tatsächlich

Yani zamanda yolculuk

Reisen Sie also in der Zeit

Yani serbest çizim

Also freies Zeichnen

Yani Google Chrome

Also Google Chrome

Yani ne diyorsun?

Also, was sagst du dazu?

Yani, şamdan nedir?

Was ist denn ein Kerzenhalter?

yani artık yerleşik hayata geçmişiz yani tarımı keşfetmişiz

Wir haben uns jetzt eingelebt, das heißt, wir haben die Landwirtschaft entdeckt

yani artık kalabalığız yani yapılar inşa ediyoruz artık

Jetzt sind wir also überfüllt und bauen Strukturen

yani DNA genetik kodunuzu.

ihren genetischen DNS-Code, zerfrisst.

Yani, kısmen onu buldu.

Ich meine, fand sie sozusagen.

Yani süreç karbon negatif.

Insgesamt hat der Prozess eine negative CO2-Bilanz.

yani her şeyleri aynı

also ist alles gleich

yani dolandırıcılık üç kağıtçılık

so Betrug drei Papierherstellung

Olmuyordur canım. Olmaz yani

Es gibt keinen Schatz. Auf keinen Fall

yani bu gün sanırım

also denke ich heute

yani kısacası oldukça fazla

Kurz gesagt, ziemlich viel

yani hatırlamak istemez diyelim

Nehmen wir also an, er will sich nicht erinnern

yani farazi şeylere takılmıyorsunuz

Sie werden also nicht in hypothetische Dinge verwickelt

yani bütün sınıfı görebiliyor

so kann er die ganze Klasse sehen

yani aslan kadar aslan

so Löwe wie Löwe

yani burada ne oldu?

Also, was ist hier passiert?

O kadar yavaş yani

so langsam

Bu konunun uzmanıyım yani

Ich bin ein Experte auf diesem Gebiet.

Sabit üzerinde durmuyor yani

es bleibt nicht auf dem Boden

yani atmosferde parçalanmış olabilir

so kann es in der Atmosphäre aufgebrochen werden

Yani çocuklarınızın düşmanı değiliz

Wir sind also nicht die Feinde Ihrer Kinder

Yani lütfen siciliniz kirlenmesin

Bitte verschmutzen Sie Ihre Registrierung nicht

yani 100 yılda değiştirdiği

das hat sich in 100 Jahren geändert

yani bu ne demek?

Was bedeutet das?

yani yön tayinlerini yaparlarken

das heißt, wenn die Richtungsbestimmungen durchgeführt werden

yani aslında halk olarak

also eigentlich als Volk

yani kıyamet kopmaya bilir.

so kann der Weltuntergang nicht brechen.

yani dolayısıyla güneş doğduğunda

Also, wenn die Sonne aufgeht

yani bir yönetici yok

Es gibt also keinen Manager

yani kısacası böcek ilacı

Kurz gesagt, Insektizid

yani yine göz ediyorlar

Also schauen sie wieder

Rönesans yani Yeniden Doğuş

Renaissance dh Wiedergeburt

Yani, her zaman yaptıklarımızı

Wir können uns also nicht darauf verlassen,

Yani resmen... ...gözlerime inanamadım.

Ich dachte, ich traue… …meinen Augen kaum.

Yani bunu ifade edebiliyorsun.

So kann man es ausdrücken.

Gerçekten bilmiyor musun yani?

- Du weißt es also wirklich nicht?
- Ihr wisst es also wirklich nicht?
- Sie wissen es also wirklich nicht?

Yani size saygılı olun diyemem yani bu benim hakkım değil

Ich kann also nicht sagen, dass du respektvoll bist, also ist es nicht mein Recht

- Öyleyse ne yapmalı?
- Ne yani?
- Ne olmuş?
- E yani?
- Eee?

- Na und?
- Ja und?

- Yani, teklifim hakkında düşündünüz mü?
- Yani, teklifim hakkında düşündün mü?

- Hast du mein Angebot überdacht?
- Habt ihr mein Angebot überdacht?
- Haben Sie mein Angebot überdacht?

yani sıradan merdiven altı bir şirket de değil yani bu Zoom!

Mit anderen Worten, es ist keine gewöhnliche Firma, das ist Zoom!

yani kısa bir uygulama olacak.

es wird also eine sehr kurze sein.

Yani artık hipotermi tehlikesi yok.

also ist Unterkühlung keine Gefahr mehr.

Tam bir akşam yemeği yani.

Dieses Abendessen gab es wirklich.

yani yine bağışıklık yetersizliğini gözlemleyebilirsiniz.

sodass sich wieder die Immuninsuffizienz zeigt.

Yani, pek bir şey yok.

Es gibt nicht so viele.

Nasıl yani? İşe yarar mı?

Wie soll das funktionieren?

yani eski haline geri dönüyor

also geht es zurück

çok da uzak değildi yani

Es war nicht so weit

yani tahminim o yönde ama

so meine Vermutung ist aber so

Yani bir çok fikir var

Es gibt also viele Ideen

Yani ortalama 8500 dolara satılmış

So wurde es für durchschnittlich 8500 Dollar verkauft

yani dinozorlar 66 milyon yaşındayken

Also, als Dinosaurier 66 Millionen Jahre alt waren

yani günlük kış uykusuna yatıyor

so macht es täglich Winterschlaf

yani aslında iki türe ayırabiliriz

so können wir es tatsächlich in zwei Typen unterteilen

Yani kötülüklerden bu şekilde korunabiliyorlardı

Auf diese Weise könnten sie vor dem Bösen geschützt werden

yani dostluklardan bir şey çıkarmak

um etwas aus Freundschaften herauszuholen

Ama çok ta değil yani

aber nicht so viel

yani bir anlık bire kere

also einmal für einen Moment

yani kutuplardan böyle biraz basık

so ein wenig abgeflacht von den Polen

yani az bir rakam değil

Es ist also keine kleine Zahl

yani bahsettiğimiz antartika güney kutup'u

Also der antarktische Südpol, von dem wir sprechen

yani sarmal bir yöntem kullanıldı

Daher wurde eine Spiralmethode verwendet

yani yerleşik hayatta henüz değiliz

Wir sind also noch nicht im festen Leben

yani bölgenin kutsallığı 12.000 yıllık

Das heißt, die Heiligkeit der Region ist 12.000 Jahre alt.

Yani bir anlık bir kere

Also einmal für einen Moment

Yani bana çok mantıklı gelmedi

Also ergab es für mich keinen Sinn

Bu da gayet komikti yani

Welches war auch lustig

Yani piyasadaki en iyi bilgisayar

Also der beste Computer auf dem Markt

yani henüz insanlık ortada yoktu

Die Menschheit war also noch nicht verfügbar

yani aslında hayvan besliyor deyince

Wenn Sie also sagen, dass es tatsächlich Tiere füttert

yani gördüğü her şeyi yiyen

Wer isst also alles, was er sieht?

Yahu çok var yani kısacası

Es gibt viele, kurz gesagt

Yani herkesin zamanı farklı işliyor

Die Zeit eines jeden funktioniert also anders

yani bir şeyi araştırmak imkânsız.

sodass es unmöglich ist, ihm nachzugehen.

Yani kurucusunun adı Android değil

Der Name seines Gründers ist also nicht Android

Yani tamamen para odaklı çalışıyor.

Es funktioniert also völlig geldorientiert.

Yani o dev fırtınalar gelince,

Als diese gewaltigen Stürme kamen,