Translation of "Olamayacak" in French

0.003 sec.

Examples of using "Olamayacak" in a sentence and their french translations:

- O, gerçek olamayacak kadar çok iyi.
- Bu gerçek olamayacak kadar çok iyi.

C'est trop beau pour être vrai.

O gerçek olamayacak kadar iyi görünüyor.

Ça a l'air trop beau pour être vrai.

- Vaktinde toplantıda olamayacak.
- Toplantıya vaktinde yetişemeyecek.

Elle ne va pas arriver à temps pour la réunion.

Bu gerçek olamayacak kadar çok iyi.

C'est trop beau pour être vrai.

- Aman Allahım! Bu gerçek olamayacak kadar çok iyiydi.
- Hay Allah! Gerçek olamayacak kadar güzeldi.

- Zut ! C'était trop beau pour être vrai.
- Mince ! C'était trop beau pour être vrai.

Ben ona yardımcı olamayacak kadar çok meşgulüm.

Je suis trop occupé pour l'aider.

Bu gerçek olamayacak kadar çok iyi görünüyordu.

Il sembla trop bien pour être vrai.

Bu gerçek olamayacak kadar çok iyi görünüyor.

- Ça paraît trop beau pour être vrai.
- Ça semble trop beau pour être vrai.

O gerçek olamayacak kadar çok iyi görünüyor.

Ca semble trop beau pour être vrai.

O bir hırsız olamayacak kadar çok zengin.

Il est trop riche pour devenir voleur.

Bunun doğru olamayacak kadar çok iyi olduğunu biliyordum.

Je savais que c'était trop beau pour être vrai.

Onun hikayesi bir yalan olamayacak kadar çok mantıksız.

Son histoire est trop grotesque pour être un mensonge.

- Tom vaktinde toplantıda olamayacak.
- Tom toplantıya vaktinde yetişemeyecek.

Tom ne sera pas à l'heure pour la réunion.

O örgüt hiçbiri güvenilir olamayacak kadar çok bilgiyi yaymaktadır.

Cette organisation diffuse de nombreuses informations, dont aucune n'est fiable.

Bu teklif gerçek olamayacak kadar çok iyi görünüyor. Bit yeniği nedir.

Cette offre semble trop bonne pour être vraie. Où est l'arnaque ?