Translation of "Dostluk" in French

0.003 sec.

Examples of using "Dostluk" in a sentence and their french translations:

Dostluk hepsinin en değerlisidir.

L'amitié est ce qu'il y a de plus précieux.

Dostluk bir güven meselesidir.

- L'amitié est question de confiance.
- L'amitié est une question de confiance.

Dostluk, Altından daha değerlidir .

L'amitié vaut plus que de l'or.

"Dostluk" üzerine bir deneme yaz.

- Écrivez une rédaction sur "L'amitié".
- Écris un essai sur « l'Amitié ».

Sporlar dostluk geliştirmek için etkilidir.

Les sports sont efficaces pour cultiver l'amitié.

Dostluk her şeyden daha değerlidir.

L'amitié est plus précieuse que tout.

Bir gülümseme dostluk işareti gönderir.

Un sourire envoie un signal d'amitié.

Hiçbir şey dostluk kadar değerli değildir.

Rien n'est aussi précieux que l'amitié.

Dostluk kadar önemli bir şey yoktur.

- Il n'y a rien d'aussi important que l'amitié.
- Rien n'est aussi important que l'amitié.

Dostluk sık sık sulanması gereken bir bitkidir.

L'amitié est une plante qui doit souvent être arrosée.

Biz yakın bir dostluk ile birbirimize bağlıyız.

Une amitié étroite nous lie.

Onun ve onun arasındaki dostluk gitgide aşka dönüştü.

Par degrés, leur amitié se transforma en amour.

İki taraf arasındaki dostluk. Bazı arkadaşlar Asmaa ile başladı.

avec le départ d'Ibn al-Assad à Londres pour terminer ses études en ophtalmologie.

Ama kimin kimle nasıl bir dostluk yaptığı da kimseyi ilgilendirmez

mais qui fait quel genre d'amitié avec qui ne concerne personne

- Gerçek arkadaşlık bedelsizdir.
- Gerçek dostluk bedelsizdir.
- Gerçek dostluğun bedeli yoktur.
- Gerçek arkadaşlığın bedeli yoktur.
- Gerçek dostluk paha biçilmezdir.
- Gerçek arkadaşlık paha biçilmezdir.

La véritable amitié est inappréciable.

Sanırım bir şey için birine asla güvenmek zorunda kalmadığım için benim dostluk üzerine görüşüm oldukça kasvetli.

Je suppose que mon point de vue sur l’amitié est assez morne parce que je n’ai jamais réellement eu à compter sur qui que ce soit pour quoi que soit.