Translation of "Arkadaşlarımdan" in French

0.004 sec.

Examples of using "Arkadaşlarımdan" in a sentence and their french translations:

Arkadaşlarımdan hoşlanmıyorlar.

Ils n'aiment pas mes amis.

- Yumi arkadaşlarımdan biridir.
- Yumi benim arkadaşlarımdan biridir.

Yumi est une de mes amies.

Karısı arkadaşlarımdan biridir.

- Sa femme est l'une de mes amies.
- Son épouse est l'une de mes amies.

Yamamoto da arkadaşlarımdan biridir.

Yamamoto aussi est un de mes amis.

Arkadaşlarımdan biri seni tanıyor.

Un de mes amis te connaît.

Arkadaşlarımdan herhangi biriyle karşılaşmadım.

Je n'ai rencontré aucun de mes amis.

Arkadaşlarımdan biri yabancı ülkeden.

Un de mes amis vient de l'étranger.

Tom benim arkadaşlarımdan hoşlanmıyor.

- Tom n'aime pas mes amis.
- Tom n'aime pas mes amies.

O benim arkadaşlarımdan biridir.

C'est l'une de mes amies.

Arkadaşlarımdan hiçbiri Fransızca konuşmaz.

Aucun de mes amis ne parle français.

- O, benim en iyi arkadaşlarımdan biridir.
- O en iyi arkadaşlarımdan biri.

C'est un de mes meilleurs amis.

İstasyona vardığımda, arkadaşlarımdan birini aradım.

Une fois arrivé à la station, j’ai appelé mon ami.

Eve giderken arkadaşlarımdan birine rastladım.

J'ai rencontré un de mes amis sur le trajet en rentrant à la maison.

Seni arkadaşlarımdan bazılarına tanıştırmak istiyorum.

- J'aimerais vous présenter des amis à moi.
- J'aimerais te présenter des amis à moi.

En iyi arkadaşlarımdan bazıları polis.

Certains de mes meilleurs amis sont policiers.

Arkadaşlarımdan bazıları İngilizceyi iyi konuşabilir.

- Certains de mes amis parlent bien anglais.
- J’ai quelques amis qui parlent bien anglais.

Tom lisedeki en iyi arkadaşlarımdan biriydi.

Tom était parmi mes meilleurs amis au lycée.

Arkadaşlarımdan biri kırmızı bir araba aldı.

- Un de mes amis a acheté une voiture rouge.
- Une de mes amies a acheté une voiture rouge.

Arkadaşlarımdan biri için bir hediye arıyorum.

Je cherche un cadeau pour un ami à moi.

Tom benim en eski arkadaşlarımdan biri.

Tom est l'un de mes plus vieux amis.

Arkadaşlarımdan biri yurt dışında öğrenim görüyor.

Un ami à moi étudie à l'étranger.

Arkadaşlarımdan birinin sayesinde onu tanımak zorundayım.

J'ai fait sa connaissance par l'intermédiaire de l'un de mes amis.

Sınıf arkadaşlarımdan hiçbiri buraya yakın yaşamazlar.

Aucun de mes camarades de classe ne vit près d'ici.

Fransız arkadaşlarımdan biri geldi ve dedi ki,

Un ami français m'a dit un jour :

O benim arkadaşlarımdan yetenekli olan tek kişidir.

C'est le seul de mes amis qui a du talent.

Tanrım, beni arkadaşlarımdan kurtar, düşmanlarımla kendim ilgileneceğim!

- Dieu me garde contre mes amis; en ce qui concerne mes ennemis, je m'en charge moi-même.
- Que Dieu me garde de mes amis, je me chargerai moi-même de mes ennemis.

Onu en iyi arkadaşlarımdan biri olarak düşünüyorum.

Je le considère comme un de mes bons amis.

Seni en yakın arkadaşlarımdan biri olarak düşünüyorum.

- Je te considère comme l'un de mes amis les plus proches.
- Je vous considère comme l'une de mes amies les plus proches.

Arkadaşlarımdan çoğu yaşlanırken kilo almalarına rağmen ben ağırlığımı düşük tuttum.

J'ai contenu mon poids alors même que beaucoup de mes amies en ont gagné tandis qu'elles prenaient de l'âge.

- Arkadaşlarımdan bazıları İngilizceyi iyi konuşabilir.
- Bazı arkadaşlarım iyi İngilizce konuşurlar.

Certains de mes amis parlent bien anglais.

Tanrım beni yeter ki arkadaşlarımdan koru, düşmanlarımın icabına kendi başıma da bakabilirim.

Que Dieu me garde de mes amis, car pour les ennemis, je peux en prendre garde moi-même.

Arkadaşlarımdan biri iyi-tanınmış bir sanatçıyı onun karısının portresini yapması için görevlendirdi.

Un ami à moi a commissionné un artiste connu pour peindre un portrait de sa femme.