Translation of "Zorladılar" in English

0.003 sec.

Examples of using "Zorladılar" in a sentence and their english translations:

Onu onunla evlenmeye zorladılar.

They made her marry him.

Onu itiraf etmeye zorladılar.

They forced her to confess.

- Bu ilacı almam için beni zorladılar.
- İlacı almam için beni zorladılar.

They forced me to take the medicine.

Mektubu imzalaması için onu zorladılar.

They forced him to sign the letter.

Onlar beni ismimi imzalamam için zorladılar.

They forced me to sign my name.

Bir şarkı söylemem için beni zorladılar.

They forced me to sing a song.

Bu ilacı almam için beni zorladılar.

They forced me to take the medicine.

Hırsızlar daireye girmek için kilidi zorladılar.

The burglars forced the lock to get into the apartment.

En azından biraz da Çin'i söylemlerini değiştirmeye zorladılar.

And they’ve gotten China to change their story, at least a little.

- Onlar gerçeği söylemesi için onu zorladı.
- Onu gerçeği söylemeye zorladılar.

They forced him to tell the truth.

- Sabahtan akşama kadar onu çalıştırdılar.
- Onu sabahtan akşama kadar çalışmaya zorladılar.
- Onu sabahtan akşama kadar çalıştırdılar.
- Onu sabahtan geceye kadar çalıştırdılar.

They made him work from morning till night.