Translation of "Yuvası" in English

Bir kuş yuvası yapıyorum.

I'm building a birdhouse.

Tom bir kuş yuvası yaptı.

Tom built a birdhouse.

- Yuva ağaçtan düştü.
- Kuş yuvası ağaçtan düştü.

The nest fell off the tree.

Bir kuş resmetmek için önce bir kuş yuvası ve açık bir kapı çiz.

To paint a bird, start by painting a cage with an open door.

Herkesin gidebileceği bir evi, sığınabileceği bir yuvası var. Benim evim çöllerdir, yurdum çorak topraklar. Kuzey rüzgarı ışığım, yağmurda bir tek paklanırım.

Everyone has a house to go to, a home where they can find shelter. My house is the desert, my home the barren heath. The north wind is my fire, the rain my only bath.